Hayranlarım genelde, oldukça sinir bozucu genç kızlardan oluşur. | Open Subtitles | معجبيني غالباً من المراهقات المزعجات للغاية |
Belki şu "O ürün değil." diyen sinir bozucu seslerden biri olur. | Open Subtitles | ربما ستكون احدى المغنيات المزعجات ليس هذا المنتج |
Hatırladığım kadarıyla hepimiz burada mutlu mesut yaşıyorduk. Fakat Fransız mahallesindeki sinir bozucu cadıları hiçbir zaman kontrol altında tutamamıştık. | Open Subtitles | كنّا سعداء، لكنّنا لم نقدر على التحكّم بساحرات الحيّ الفرنسيّ المزعجات. |
Çünkü sniper tüfeğim ve senin gibi sinir bozucu ve geveze küçük kızları susturmak için kullandığım tıkaç içine tam sığıyor. | Open Subtitles | لأنها تتسع بشكل مثالي بندقيتي الـ(بلاسير) و مسدساتي (245) وكمامة للفتيات الصغيرات المزعجات مثلك بكثرة الكلام |