Düşündüm ki Mississippi Delta parası olan insanların olduğu, insanların fırsatlarının olduğu ve bu insanların ayrıldığı bir yerdi. | TED | فقلتُ لنفسي أن دلتا المسيسيبي كانت مكاناً حيث الأثرياء، ومن هم من أصحاب الفرص، كل أمثال هؤلاء، كانوا يغادرون. |
Doğu St.Louis, Mississippi Nehri karşısında yer alan küçük bir şehir. | TED | مدينة صغيرة عبر نهر المسيسيبي من سانت لويس، ميسوري. |
Bu güzel, karışık mektuplarda kızıyla birlikte Mississippi Gölü'ne kano yapmaya gittiğini hayal edebilirdi. | TED | خلال هذه الرسائل الجميلة والمتشعبة، كان يتخيل أنه يذهب رفقة ابنته للتجديف عبر نهر المسيسيبي. |
Göremiyorum. Sanki Mississippi nehri buradan akıyor gibi. | Open Subtitles | ـ لا استطيع الرؤية هنا ـ انه كنهر المسيسيبي |
Rocky dağlarında ve Mississippi'de durdurduk onları. | Open Subtitles | صديناهم في جبال الروكي على نهر المسيسيبي |
Robert E. Lee özel olarak Mississippi Nehri için tasarlandı. | Open Subtitles | كانت روبرت إي لي في الواقع مصممة خصيصا للسفر على نهر المسيسيبي وهو نهر ضحل |
İşte bu, arkadaşlar. Mississippi'nin en iyilerinden 36 kutu. | Open Subtitles | هذا كل شيء، يا رفاق ستة و ثلاثون صندوق من أجود ما في المسيسيبي |
Mississippi'nin doğusundaki en büyük agroekonomik birlik... ve ben de başkan olmaya bir adım uzağım. | Open Subtitles | إنه أكبر إتحاد للتجارة الزراعية شرق المسيسيبي وأنا على بعد نبضين عن الرئاسة |
"Eğitim çavuşu Mississippi'nin batısında eğitimde." | Open Subtitles | أسوأ رقيب في مجال التدريب غربى نهر المسيسيبي |
Kuzey Amerika Mississippi boyunca bir grup kar kazı sürüsü eğitimin sonraki aşamasında. | Open Subtitles | على طول نهر المسيسيبي في أمريكا الشمالية, سرب من اوز الثلوج في مرحلة متقدمة من التدريب. |
General Grant'in kazandığı zafer sayesinde Mississippi Nehri'nin kontrolü bize geçti. | Open Subtitles | بفضل انتصار الجنرال غرانت، لديها ما يقرب من نهر المسيسيبي. |
Merhum Amiral Jonas Titus'un torunu Emil Titus Mississippi'de doğdu ve orada büyüdü. | Open Subtitles | إيميل تايتس،حفيد الأدميرال البحري المتوفي جوناس توتاس ولد و ترعرع في المسيسيبي |
Mississippi'nin daha batı'sından birilerini görmeyeli 1 sene oldu. | Open Subtitles | لم أر أي شخص من شرق المسيسيبي لأكثر من سنة |
Fırtına Meksika Körfezi'nden Mississippi Vadisine kadar uzanmış durumda. | Open Subtitles | من خليج المكسيك الحق حتى وادي المسيسيبي الكارثة قادمة لا محاله |
Sıçrayan orduları Mississippi Nehri deltasından ilerliyor. | Open Subtitles | جيوش السكيترز يتقدمون على طول دلتا نهر المسيسيبي |
Yol buradan Mississippi'ye kadar yokuş aşağı. | Open Subtitles | أنا متأكده ان هذا منحدر من هنا لنهر المسيسيبي. |
Başka bir örnek - bu salondakilerin bir çoğunu etkilemiş olabilir ve belki hatırlarsınız: bir kaç sene önce Mississippi'nin batısında kalan hiç bir uçak kalkamamıştı. Sebebi de Salt Lake City'de router kartındaki bir yazılım hatasıydı. | TED | مثال آخر, من الممكن أن الكثير منكم في هذا الجمهور قد تأثر به, ربما تتذكرون قبل بضع سنوات, جميع الطائرات غرب المسيسيبي منعت من الطيران بسبب بطاقة توجيه في مدينة سولت ليك سيتي كانت فيها علّة. |
Elimize geçen, birkaç sene önce Mississippi'deki I-35W köprüsünün çökmesi, 13 ölü. | TED | وما نحصل عليه هو انهيار جسر I-35W فوق نهر المسيسيبي منذ بضع سنوات، قُتل 13 شخصا. |
Düşük gelirli bir toplumdandım, Mississippi'de büyüdüm, Georgia'ya taşınmıştık, böylece ebeveynlerim Birleşik Metodist din insanı olabileceklerdi. | TED | أنحدرُ من مجتمعٍ ذي دخلٍ منخفض، ترعرعتُ في ولاية المسيسيبي، وانتقلنا من المسيسيبي إلى جورجيا لكي يتابع والديّ دراستهما ككاهنين في الكنيسة الميثودية المتحدة. |
Onun hiçbir anlamı yok sadece -- Desoto Mississippi'yi keşfediyor, ve şuda Mississippi'yi keşfeden bir Desoto. | TED | ليس لها معنى ، تماما -- ديسوتو يكتشف الميسيسيبي ، وهذا ديسوتو يكتشف نهر المسيسيبي. |
Ve bu iki adam da Missisippi'yi geçmiş değiller. | Open Subtitles | و كلاهما لم يعبر نهر المسيسيبي من قبل |