"المشكلة ليست" - Translation from Arabic to Turkish

    • değil
        
    Evet, onlar işime yaramıyor ama çünkü problem burnumda değil. Open Subtitles أجل، ولكنها لا تنجح معي لأن المشكلة ليست في أنفي.
    Konu, çok fazla "kutumuz" olması değil, çok az kutumuz olmasıydı. TED المشكلة ليست اننا لدينا الكثيير من الصناديق، انما هي ان لدينا عدد صغير منها.
    Gördüğünüz gibi, problem bizim bir takım eşitsizliklerimizin olması değil. TED كما ترون، المشكلة ليست في وجود القليل من اللامساواة
    Ama şu da cabası: Büyük ihtimalle bireysel ya da kurumsal olarak biriyle gerçekleştirdiğiniz ilk fırsat sizin yapacağınızın en iyisi değil. TED ولكن المشكلة ليست فقط الفرصة الأولى التي تخلُقها لشخص قد تكون أعظم ما تقدمة كافرد أو مؤسسة
    Peki ya problem bu uygulamalarda değil de, fizyolojik değişiklikleri dürtükleyen temeli oluşturan varsayımlarsa? TED ولكن ماذا إذا كانت المشكلة ليست بالتقنيات، لكن الافتراض الأساسي هو أن الكذب يحفّز التغيرات الفيزيولوجية؟
    Bir diğer deyişle, belki de sorun gaziler değil, belki de sorun bizizdir. TED بكلام آخر، لربما كانت المشكلة ليست في المحاربين والجنود، ربما كانت المشكلة بنا نحن.
    Mesele, bu tahsisatın miktarı değil bu miktarın kime dağıtıldığı. TED المشكلة ليست في كمية هذا التخصيص لكن لمن خصصت.
    Bu sorun kendi başına sürmüyor, ve konu yalnızca ExxonMobil ve petrol şirketleri de değil. TED المشكلة ليست بسبب شيء محدد، وليست في شركة اكسون موبيل ولا في شركات النفط.
    Bu sorun sadece Kamboçya ile sınırlı değil. TED وهذه المشكلة ليست مقتصرة على كومبوديا فقط.
    Bu, yeni bir sorun değil, siyasi görüşler yüzyıllardır var. TED هذه المشكلة ليست حديثة الهويات السياسية موجودة منذ قرون.
    Dünya üzerinde birçok yer var ve bunlar hakkında şeyler duyuyoruz, sorunları çok fazla seçeneklerinin olması değil. TED هناك الكثير من الأماكن في العالم، وقد سمعنا عن العديد منها، حيث المشكلة ليست أن لديهم فائض اختيارات.
    Okuyamamamın nedeni burayla değil, burayla alakalı. Open Subtitles ..سبب عدم قدرتي على القراءة المشكلة ليست هنا لكن هنا
    Problem, kasayı nasıl boşaltacağımız değil. Problem, onu nasıl ele geçireceğimiz. Open Subtitles المشكلة ليست كيفية تفريغها .المشكلة هي كيفية كسرها
    Sorun grubun devrilmesi değil. Sorun Stonehenge abidesinin... kırılma tehlikesiydi... Open Subtitles المشكلة ليست فى أنك خذلت الفريق المشكلة كانت
    Sorun kamu binalarının tahrif edilmesi veya patlayıcı aygıtların neden olduğu gürültü kirlenmesi değil. Open Subtitles المشكلة ليست تشويه المباني العامة أو التلوّث بالضجيج اللذان سببتهما آلات التفجير
    Yani sorun bende değil de gözlerimde mi? Open Subtitles أتعنين أن المشكلة ليست في عقلي ، بل في عيناي؟
    $100 problem değil.. ....ama artık çizmiyorum Open Subtitles المشكلة ليست في المئات بل أني لم أعد أرسم
    Sorun bizden değil. Tamamen_BAR_size ait bir şey. Open Subtitles هذه المشكلة ليست من صنعنا بل هي من صنعك وحدك
    Sadece hediyelerden değil ya. Çocuklar artık beni pek takdir etmiyor. Open Subtitles المشكلة ليست الهدايا فقط الصغيران لم يعودا يقدرانني
    Asıl mesele onun ne yapmak istediği değil. Ne yapabileceği... Open Subtitles المشكلة ليست ما يريد أن يفعله بل هل سيكون قادرا على تقبل الوضع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more