"المصبغة" - Translation from Arabic to Turkish

    • kuru
        
    • çamaşırhaneden
        
    • Çamaşırhane
        
    • temizlemeden
        
    • temizleyiciye
        
    • Çamaşırhaneye
        
    • Çamaşırhanenin
        
    • Çamaşırhanede
        
    Mesela seni dün kuru temizlemeciye, eczaneye ve postaneye benim götürmem gibi mi? Open Subtitles مثل البارحة عندما أجبرتني على إيصالك الى المصبغة و الصيدلية و مكتب البريد؟
    Ediyorum zaten. kuru temizlemeciler, istediğim elbiseyi getirmediler. Open Subtitles أنا أكرهه , لكن المصبغة لم توصل الفستان الذي أردت ارتداؤه
    Ediyorum zaten. kuru temizlemeciler, istediğim elbiseyi getirmediler. Open Subtitles أنا أكرهه , لكن المصبغة لم توصل الفستان الذي أردت ارتداؤه
    Beni o çamaşırhaneden uzak tutmak için bilerek kaza yaptın. Open Subtitles تسببتَ بحادث سير لتُبعدني عن تلك المصبغة
    Son Çamaşırhane 1996 yılında kapatıldı. Open Subtitles في كل أنحاء إيرلندا أغلقت المصبغة الأخيرة في 1996
    kuru temizlemeden kıyafetlerimi aldıktan sonra kağıtları bırakmayı unutma. Git. Open Subtitles فلا تنس أن توصل تلك الأوراق بعد أن تجلب ملابسي من المصبغة.
    Ben temizleyiciye gidiyorum Sen ofise geri dön. Oh, ama l... Open Subtitles أنت على حق، ماك أنا سَأَذهب إلى المصبغة وانت ارجع إلى المكتبِ
    Ya da ısıtıcısını tamir etmeme, ya da onunla şeye gitmeme... Çamaşırhaneye gitmeme, ya da gidip muz kabuklarını ayıklamama... Open Subtitles أو لأساعدها في تثبيّت مدفأتها أو لاصطحابهاإلى المصبغة أولمساعدتها في تنظيّف قشور موزها
    Hadi gidelim. Çamaşırhanenin etrafında dolanacağız, bana yeni bir sütyen çal. Open Subtitles فلنمضِ، يجب أن نمر على المصبغة لتسرق لي صدرية جديدة
    Siyah elbise? kuru temizleyicilerin suçu. Open Subtitles و بالنسبة للفستان الأسود , لقد سمعت أنها قالت أن المصبغة لم يوصلوه
    Üzerinde Lexus ve birkaç pitbul köpek olan kadife bayrak asmak istedik ama hâlâ kuru temizlemecide. Open Subtitles أردنا تعليق الخلفية المخملية والزينة ولكنها ما زالت في المصبغة
    kuru temizlemeye gitmeliyim. Yapamam. Ofise geri dönmeliyim. Open Subtitles تاكسي إنتظر أنا يَجِبُ أَنْ أذهب إالى المصبغة
    Bu paraya eşyalarını kuru temizleyiciye bile bırakmam. Open Subtitles أنا لن أوصل لك ثيابك إلى المصبغة لهذا المبلغ
    ne bileyim, kuru temizleme, eczane.. Open Subtitles لا أعرف ، المصبغة ، بعض الأغراض من الصيدلية
    merhaba demek istediğim, smokinim yok, takım elbiselerim kuru temizlemede, Open Subtitles مرحبا ً أعني ليس لدي البدله الرسمية بدلتي العادية عند المصبغة
    Beni o çamaşırhaneden uzak tutmak için bilerek kaza yaptın. Open Subtitles تسببتَ بحادث سير لتُبعدني عن تلك المصبغة
    Avam Kamarası'na ifadesini vermesi için çamaşırhaneden birini seçeceğim. Open Subtitles وسوف أختار شخصاَ واحدا من هذه المصبغة ليوصل الشهادات إلى مجلس العموم
    Eski minibüsü Çamaşırhane minibüsüne benzetecekti. Open Subtitles سيقوم بالتلاعب ويجعلها مثل شاحنة المصبغة
    Gömleklerin henüz kuru temizlemeden gelmedi ama üç sokak ötede Gucci... Open Subtitles ملابسك لم تأتي من المصبغة بعد ولكنهناكركنجوتشيفيالزاوية...
    Mesainiz sırasında Çamaşırhaneye arabayla geldiğini biliyor muydunuz? Open Subtitles هل كنت تعلم بأنه تم نقله بواسطة عربة الى غرفة المصبغة خلال مناوبتك ؟ كلا ..
    Hayır Salı günü bulundu. Öğlende Çamaşırhanenin minibüsü gelmişti kapısının önüne. Open Subtitles لا يوم الثلاثاء، لأني لاحظت أن عربة المصبغة
    Annemin gözleri, Çamaşırhanede kaynatılan sudkostikli sudan kör oldu. Open Subtitles أمّي فقدت البصرَ بسبب موادّ التنظيف في غلّاياتِ المصبغة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more