Guantanamo Körfezi'ndeki İngiliz tutuklular bugün eve döndü. | Open Subtitles | المعتقلين الإنجليز عادو اليوم من جوانتانامو |
tutuklular, kimlik kartlarını yanlarında bulundurmak zorundalar. | Open Subtitles | يجب أن يكون في حوزة المعتقلين بطاقات الهوية. |
Çoğu genç mahkum gibi Aki de kampını terk etmeye kararlıydı. | TED | وكمثل العديد من المعتقلين الصغار، أصرت آكي على مغادرة معسكرها |
mahkum çocukları, Amerika'yı tarihi adaletsizliklerini telafi etmeye çağıran bir hareket başlattılar. | TED | بدأ أبناء المعتقلين في بناء حركة تطالب الأمم المتحدة بتعويض هذا الظلم التاريخي |
Van Gein, SD, tutuklu yahudiler. | Open Subtitles | فان جين من ال اس دي مع شحنه من المعتقلين اليهود |
Yine de eski nesillere mensup mahkumlar savaştan sonra hayatlarını yeniden kuramadılar. | TED | على الرغم من أن العديد من المعتقلين السابقين أعضاء من الأجيال السابقة لم يستطيعوا إستعادة حياتهم بعد الحرب |
Ve ardından da, eski polis sevgilin aşağılık kocanı öldürüp tutuklandı. | Open Subtitles | وبعد ذلك، صديقها الشرطة السابق يقتل الزوج عدم جيدة ويحصل على نفسه المعتقلين. |
Muhabirimiz Terörle Mücadele Şubesinden Baş Komiser Robert Dixon'a... bu tutuklamaları sordu. | Open Subtitles | مراسلنا تحدث إلى القائد "روبرت ديكسون" من شعبة مكافحة الإرهاب... حول هؤلاء المعتقلين |
Ayrıca, tutuklular, kişi başına iki günlük yiyecek almak zorundalar. | Open Subtitles | وعلاوة على ذلك، يجب أن يحمل المعتقلين غذاء يومين للشخص الواحد. |
Tüm tutuklular hücrelerine dönecek ve tüm gardiyanlar kazan dairesine rapor verecek. | Open Subtitles | جميع المعتقلين يجب أن يعودوا إلى زنزاناتهم، وجميع الحرّاس عليهم تقديم تقرير بغرفة التدفئة |
.. yakalanan militanlar, tutuklular, teslim olanlar.. - hepsi bizim askerlerimizin kontrolünde olacak. | Open Subtitles | المتمردين الذين سلّموا أنفسهم و المعتقلين والمحاكمين، سيكونوا مجنّدينا الأساسيين |
Hainler, askerî tutuklular ve özel sektördeki satışlar arasında S.H.I.E.L.D.'a sadık sayılabilecek muhtemel kişiler hiç de etkileyici değil. | Open Subtitles | ما بين الخونة، المعتقلين عسكريا ً والبيع في القطاع الخاص الناس الذين يمكن اعتبارهم أولياء لشيلد |
Büyük kimya sanayi fabrikaları ellerindeki toksik atıkları kampa gönderiyorlar, ve gruplar halinde mahkum satın alıp onları deneylerinde kullanıyorlar. | Open Subtitles | وألوان السموم تُجْلَب من مصانع الكيمياء إلى المعسكرات. وربما اشترى المصنع جملة من المعتقلين ابتغاءَ التجارب. |
Gulag'dan binlerce siyasi mahkum serbest bırakıldı. | Open Subtitles | أُفرج عن آلاف المعتقلين السياسيين من معسكرات الجولاج |
Binlerce mahkum için yeteri kadar gardiyan mevcut değil... ve gardiyan nöbetlerini bazen gönüllülere yazarlar. | Open Subtitles | فليس لدينا أعداد كافية للاهتمام بشئون الآلاف من المعتقلين لذا قريباً سينضم المزيد من المتطوعين و يتم إرسالهم هنا |
Hiçbir tutuklu tesislerden Gizli Servis Başkanının yazılı izni olmadan ayrılamaz. | Open Subtitles | لا يغادر المعتقلين المنشأة بدون تصريح من دائرة الخدمة المدنية |
Ve o adamlar, şu anda yüksek dereceli tutuklu olarak Kamp Delta, namı diğer Guantanamo Bay'de tutuluyorlar. | Open Subtitles | ونفس هؤلاء الرجال هم الآن كبار المعتقلين في معسكر دلتا، ويعرف أيضا باسم ... خليج جوانتانامو. |
Oglum, benim fikrim, bu seçimi yapan tüm mahkumlar son anlarinda çok derin pismanlik duydular. | Open Subtitles | يا بني، في رأيي كل المعتقلين الذين اختاروا هذا ندموا عليه بشدة في دقائقهم الأخيرة |
Tüm bunlar içindeyken tutuklandı. | Open Subtitles | بين كلّ أولئك المعتقلين... |
Muhabirimiz Terörle Mücadele Şubesinden Baş Komiser Robert Dixon'a... bu tutuklamaları sordu. | Open Subtitles | مراسلنا تحدث إلى القائد "روبرت ديكسون" من شعبة مكافحة الإرهاب... حول هؤلاء المعتقلين |
2013'te Aralık ayının son haftasında, Nonhuman Rights Projesi olarak, James Somerset için kullanılan habeas corpus emri argümanını kullanarak, New York eyaleti boyunca üç dava açtık ve hâkimlerden ortak hukuk habeas corpus emri çıkartmalarını talep ettik. | TED | و في الاسبوع الاخير من شسهر ديسمبر 2013, رفع مشروع حقوق غير البشر ثلاث دعاوي في جميع انحاء مدينة نيويورك باستخدام نفس القانون العام مع قانون محكمة المعتقلين الذي استخدم مع جاميس سومرست, وطالبنا أن تصدر القضاة أحكام القانون العام لمحكمة المعتقلين. |