Bu, kokulu çayır otunda otlayan, kabuğu soyulmuş narlar yiyen ve geceyi İyi Yiyeceğin Hanı'nda geçiren bir eşektir. | Open Subtitles | .. الحمار الذي يرعي أعشاب المروج المعطرة ويأكل الرمانات الحلوة المقشرة ويقضي الليل في حانات الغذاء الشهي |
Yumuşak ve kokulu eller, tatlı mı tatlı bir ses... | Open Subtitles | حسناً، الأيدي المعطرة والناعمة صوت نسائي جميل جداً |
Bilmeniz gerekenler, fırtınadan korkar, kokulu mumlara saldırır, ve yemeklerin yakınındayken gözünüz üstünde olsun. | Open Subtitles | كل ما تحتاج معرفتة أنه يخاف من البرق و سوف يقاتل مع الشموع المعطرة و مراقبته بالقرب من الطعام |
Sana bu plaj kokulu araba parfümünü aldım ama araba yıkamadan geçince kokusunu kaybediyor. | Open Subtitles | حسنا، أنا حصلت على هذه المعطرة الشاطئ والهواء المعطر في غسيل السيارات لعند مرت، لكنها نوع من تفقد رائحة. |
Bu çam kokulu mumlar insanları satın almaya teşvik edecek. | Open Subtitles | هذه الشمعة المعطرة من المفترض بها ان تساعد في وضع الناس في مزاج للشراء |
Nazikçe akan fıskiyeleri kulaktaki çınlamayı dindirmeye yetecek merhem ve ılık rüzgârlarla tomurcuklanan portakal çiçeği kokulu bahçeleri... | Open Subtitles | النوافير التي تتدفق بلطف ستكون البلسم الذي يخفف طنين الأذن. البساتين المعطرة بزهور البرتقال في مهب الرياح المعتدلة. |
Sonuçta etrafta ellerinde pompalı tüfekle gezen deliler de istemezsin her yerde yanan kokulu mumları da. | Open Subtitles | لا تريدين في الأرجاء بعض الرجال تم تحطيم غرورهم ولا تريدين الشموع المعطرة والهروب من المخاطر |
Alt tarafı iyi tutmak için kokulu sprey. | Open Subtitles | بعض البخاخات المعطرة لتحفظ لكي الهكيل من الأسفل |
kokulu mumlar, masaj yağı, Barry White. | Open Subtitles | الشموع المعطرة والزيت وبارى وايت |
kokulu mumlari mi bitmis? | Open Subtitles | ماذا ؟ هل نفذت لديهم الشموع المعطرة ؟ |
"kokulu mumlar kullanmıyor." "Masayı dezenfekte etmiyor." | Open Subtitles | لأنها تعمل بعيدا عن مجالاتها". "لم تقم باستخدام الشموع المعطرة". "لم تقم بتعقيم الطاولة". |
kokulu mumları hatırlıyor musun? | Open Subtitles | وتجد الشموع المعطرة, تتذكرين الشموع؟ |
Pazarda satılan kokulu mumlar için ayda 600$ harcıyorum çünkü satan kız çok seksi. | Open Subtitles | انا انفق 600$ في الشهر في الشمعات المعطرة من سوق المزارعين لان هنالك فتاة مثيرة تقوم ببيعها |
Ve biraz da lavanta kokulu el havlusu? | Open Subtitles | وبعض الخزامى المعطرة ومناشف اليد |
kokulu yağlar getiriyor... saçını yağlamak istiyor. | Open Subtitles | انها تجلب الزيوت المعطرة ... ويسأل لتمسح شعرك. |
Evet. Tazelik hissi, kokulu pudra. | Open Subtitles | الشعور المنعش، والبودرة المعطرة |
Bu kopyacı, bir şekilde GZK'nin olay yerlerini çam kokulu bir temizlik malzemesiyle temizlediğini biliyor. | Open Subtitles | بطريقة ما هذا تقليد يعرف أن SBK تنظيف كل ما قدمه من أعمال القتل مع نظافة المعطرة الصنوبر. |
kokulu mumlarımdan kaçının. | Open Subtitles | حاذروا من سموي المعطرة |
Kokarca kokulu mum. | Open Subtitles | شمعة الظربان المعطرة. |
Birkaç tane kokulu mum alın. | Open Subtitles | شراء بعض الشموع المعطرة. |