"المفترسون" - Translation from Arabic to Turkish

    • yırtıcılar
        
    • Avcılar
        
    • yırtıcı
        
    • avcıların
        
    Yumurtadaki yavrular için yırtıcılar, ani ısı değişimleri ve boğulma ciddi risk faktörü olduğundan dişi her yıl aynı yere yuva yapmaya eğilimlidir. Open Subtitles لذا سيكون البيض في خطر من الغرق, المفترسون وتقلبات درجة الحرارة ولذلك تعتمد على نفس موقع العش سنة بعد أخرى
    Bu yırtıcılar çok uzun süredir ormandaydılar. Open Subtitles هؤلاء المفترسون كانوا بالغابة لمدة طويلة جداً.
    Ayrım yapmayan yırtıcılar: çakallar balıklar, kedilerdir. Open Subtitles المفترسون العشوائيون, الذئاب الاسماك, القطط, النفايات سيأكلون أي شيء يستطيعون مضغه
    Köpekler akıllı olsaydı... bizim gibi açıkgöz Avcılar için iz bırakmazlardı. - Her zaman söylediğim gibi... insan olmak üstünlüktür. Open Subtitles لو كانت الكلاب ذكية لما تركت آثاراً ليتعقبها المفترسون المتبعون أمثالنا
    Avcılar, fırsat varken yakalayabildiklerini yakalamalı. Open Subtitles المفترسون هنا يَجِبُ أَنْ يَمْسكوا بإِنَّهُمْ يُمْكِنُ أَنْ، متى هم يُمْكِنُ أَنْ
    Orada daha az yırtıcı hayvan var, ama nehir daha hızlı akıyor ve beklenmedik girdaplara sahiptir. Open Subtitles المفترسون أقل لكن النهر سريع وبه منحدراتٌ غادرة
    Küçük dokunaçlarında hem avcıların, hem de avların izini tespit edebilen çok gelişmiş kimyasal alıcılar vardır. Open Subtitles هي لوامسُ صغيرةُ تَحْملُ محسّسات كيميائية متطورة جداً الذي يُمْكِنُ أَنْ يَكتشفَ الآثارَ كلا المفترسون والفريسة.
    Denizden çok fazla alarak besin zinciri kırılırsa diğer yırtıcılar teker teker ortadan kaybolur. Open Subtitles كسر سلسلة الطعام بأخذ الكثير من البحر ويختفي المفترسون واحداً تلو الآخر
    yırtıcılar buraya sadece antilop avlamaya gelmezler. Open Subtitles ولم يأت المفترسون لمجرّد أكل الثياتل وحسب
    İlk sürüyü kaçıran bu yırtıcılar yeni bir sardalya sürüsünü kıyıya sürükleyecek olan akıntılara güvenmek zorunda. Open Subtitles بعد فوات السرب الأول فإن هؤلاء المفترسون يعتمدون على التيارات لتجلب دفعة كبيرة أخرى من السردين أعلى الساحل
    Ancak yırtıcılar nilüfer çiçekleri arasında da pusuda bekliyor. Open Subtitles لكن المفترسون منسلون أيضاً بين أوراق أزهار اللوتس
    Şimdi, bu korkulu yırtıcılar şaşırtıcı biçimde daha hoşgörülü bir tutum sergiliyorlar. Open Subtitles يعرض هؤلاء المفترسون الأشاوس الآن خصلةً حليمة عجيبة من طبائعهم
    Pearl öldürüldü, minik bir buzağı doğdu geyik donduruldu, yırtıcılar karınları tok bir kış geçirdi. Open Subtitles لؤلؤة تم قتلها كما ان هنالك ثور قد وُلد الغزلان تجمدت , فحظي المفترسون بشتاء وافر الطعام
    Bu uçan yırtıcılar sadece su içmek ve duş almak için burada değiller. Open Subtitles هؤلاء المفترسون الطائرون لا يأتون هنا للشرب والاستحمام فقط
    yırtıcılar, açlık, hastalık yanlış hesaplamalar, uzun kışlar kuraklık, sel ve vahşet. Open Subtitles المفترسون, الجوع, الأمراض, سوء التقدير, شتاءات طويلة جفاف, فيضان و عنف.
    Anne ve babası, onları arama tehlikesini göze alamıyorlar çünkü kurtulan iki yavruyu, yırtıcılar gelmeden hızlıca uzaklaştırmak zorundalar. Open Subtitles لا يستطيع الأبوان المخاطرة بالبحث لأنهما يحتاجان إبعاد صغيريهما الناجيين سريعًا قبل أن يصل المفترسون
    Böcek akını öyle kesintisiz ve güçlüdür ki, bir süre sonra tüm Avcılar patlayana kadar doyar. Open Subtitles إنّ مسيرة الحشراتِ مُستمرةُ قريبا كل المفترسون سيشبعون إلى حدّ التخمة
    Avcılar, planktonların varlığıyla okyanusun derecesinde bir değişiklik seziyorlar. Open Subtitles يشعر المفترسون بتغير في المحيط في تغير حرارته، في وجود العوالق
    Ancak ikinci sürü gelmezse bu aç Avcılar geldikleri burna doğru uzun bir yolculuğa çıkacak. Open Subtitles ،لكن لو لم يأتِ السمك فسيواجه هؤلاء المفترسون رحلة طويلة للعودة إلى جنوب أفريقيا
    Ama otçullar nereye giderse gitsin orada bir yırtıcı bekliyor. Open Subtitles ولكن حيث يسافر آكلوا الأعشاب يتواجد المفترسون بالإنتظار
    "Predators" (yırtıcı Hayvanlar) isimli BBC programının görüntülerine bakıyoruz, ve burada senkron hareketler savunma ile ilgili. TED هذا مقتطف من مسلسل على قناة ال ب.ب.س عنوانه "المفترسون"، و ما نشاهد هنا هي أمثلة للمزامنة التي ترتبط بالدفاع.
    Deniz halen donmuş durumdayken avcıların yaklaşması nispeten kolaydır ve fokun en büyük düşmanı kutup ayısıdır. Open Subtitles باستمرار تجمّد البحر فمن السّهل أن يقترب منهم المفترسون وألدّ أعداء الفقمة هو الدب القطبي
    Sürülerin çoğu derine kaçtı ve avcıların midesi hâlâ bomboş. Open Subtitles ،يهرب أغلب السرب للأعماق ومازال المفترسون جياعاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more