Yalnızca, olayın bütününü çözmek için birkaç kayıp parçayı birleştirmem lazım. | Open Subtitles | احتاج فقط بعض الحلقات المفقوده كى احصل على قضيه مترابطه كليا |
Ama yok etmeseler bile, siz Eskiler'in kayıp şehrini bulacaksınız. | Open Subtitles | لكنهم إن لم يفعلوا , فسوف تجدوا المدينه المفقوده للقدماء |
kayıp yılları doldurmak için Philo ve Josephus gibi eski tarihçilerden yararlandık. | Open Subtitles | و حتى نستوفى هذه السنوات المفقوده فقد لجأنا إلى المؤلفات التاريخيه القديمه مثل فيلو و جوزيف |
kayıp yılları doldurmak için Philo ve Josephus gibi eski tarihçilerden yararlandık. | Open Subtitles | و حتى نستوفى هذه السنوات المفقوده فقد لجأنا إلى المؤلفات التاريخيه القديمه مثل فيلو و جوزيف |
Babamın özel dosyasında eksik sayfalar var. | Open Subtitles | هناك بعض الصفحات المفقوده فى ,ملف والدى الشخصى |
Kaybolan denekler, araştırma tesisinde ortaya çıktı. | Open Subtitles | الاهداف المفقوده وجدناها داخل مبني الابحاث |
- 1498'de ölen Chezure'sun babasının kayıp haritası bu | Open Subtitles | هذه هى الخريطه المفقوده لوالد شيزر والذى بموته عام 1498 اختفى واحد من اعظم |
kayıp denizaltıda 16 Polaris füzesi vardı. | Open Subtitles | الغواصه المفقوده تلك كان على متنها ستة عشر صاروخ |
kayıp şehrin haritasını yaktın. | Open Subtitles | لقد أحرقت الجزء الموجود فيه المدينه المفقوده |
Bütün diğer paralar... devletin parası ...hepsi kayıp. | Open Subtitles | هناك كل هذا المال انها اموال الحكومه المفقوده |
Evet, sadece bu "kayıp Şehir" değil. Hiçbir zaman bana doğruymuş gibi gelmedi. | Open Subtitles | إنها ليست مجرد المدينه المفقوده وهذا لم يكن منطقى |
- kayıp Şehir değil. - Nereden biliyorsun? | Open Subtitles | إنها ليست المدينه المفقوده كيف تعرف ذلك ؟ |
Bunu yaptım çünkü, dedin ki kayıp Şehir'de bulduğumuz şeyle onun kıçını tekmeleyebilirdik. | Open Subtitles | فعلت ذلك بسبب أنك اخبرتنى أننا يمكن ان نضع الأسلحه فى مؤخرته عندما نجد المدينه المفقوده |
Tılsımda kayıp ufuklar kentinin görüntüsü belirmiş. | Open Subtitles | و كان انعكاس السحر فى مدينه الانفاق المفقوده |
İnsanlar bunu kayıp hayvanları için bile yapar ve bir insanın kızı evcil hayvanından daha değerlidir. | Open Subtitles | الناس يفعلون هذا للحيوانات الاليفه المفقوده و ابنتى اهم بكثير من الحيوانات الاليفه |
Ya da kayıp bir meteoroloji uçağı falan gibi? | Open Subtitles | أو طائره الطقس المفقوده , أي شئ من هذا القبيل ؟ ؟ |
Roaneke'deki kayıp koloniler hakkında arka bahçesinde bir kostüm draması çekti. | Open Subtitles | هو صور بعض المشاهد فى حديقته الخلفيه حول المستعمرات المفقوده فى رونوك |
Bak, kayıp olan 4 şey şunlar her şey yolunda ve burayı da senin için imzaladım. | Open Subtitles | انظر, هذه لهذه الاربع مواد المفقوده كل شىء على مايرام ولقد وقعت هنا لاجلك |
Orada kayıp bir bavul vardı. | Open Subtitles | هناك فى المطار , مكتب الامتعه المفقوده هوه نفسه مش موجود |
Babamın özel dosyasında eksik sayfalar var. | Open Subtitles | هناك بعض الصفحات المفقوده فى ملف والدى الشخصى, |
Sizler, Kaybolan Galaxy Quest'in 1982 yılında yayınlanan, iki bölümlük dizinin... 92. bölümünü izleyen ilk kişilersiniz! | Open Subtitles | أنتم أول من يشاهد المجره المفقوده حلقه اثنان وتسعون جزئين منذ أن تم إقلاعها فى عام 1982 |