| Bence, insanlar o kadar erken geleceklerse aperatif birşeyler hazırlamamamız gerek. | Open Subtitles | بما أن المدعوين سيأتون مبكراً فيجب أن نقدّم بعض المقبلات |
| Kendine iki tane meze alıp, misafirlere bir tane veriyorsun. | Open Subtitles | طبقان من المقبلات لك وواحد للضيوف ليس هو ما توقعته |
| Misafirler için daha ordövr hazırlamamı ister miydiniz, efendim? | Open Subtitles | أتريدني أن أحضر مزيداً من المقبلات للضيوف سيدي؟ |
| Bir dahaki sefere aperatifleri atla. Direkt başlangıç yemeğini iste. | Open Subtitles | في المره القادمه تخطى المقبلات اذهب مباشره الى الطبق الرئيسي |
| Aslında o bir İspanyol meze dükkanı. Adı da Tapas'a Takıl. | Open Subtitles | حسناً الان هو مطعم مقبلات يسمى تذوقوا المقبلات |
| Tamam, bu bütçeyle ordövrler için üç, şampanya için de iki tane garson tutabiliriz. | Open Subtitles | بهذه الميزانية يمكننا الحصول على 3 نوادل لفترة تقديم المقبلات اثنان للشمبانيا |
| Bu arada yarın akşam İspanyol Mezeleri eşliğinde sangria içmek ister misiniz bizde? | Open Subtitles | بالمناسبة .. أتودون زيارتنا ليلة الغد لاحتساء الخمر وتناول المقبلات ؟ أجل .. |
| Bence, insanlar o kadar erken geleceklerse aperatif birşeyler hazırlamamamız gerek. | Open Subtitles | بما أن المدعوين سيأتون مبكراً فيجب أن نقدّم بعض المقبلات |
| Tamam. Sanırım şimdi aperatif oldu. | Open Subtitles | حسناً، و الآن، أعتقد أنها نوع من المقبلات |
| Ve elimizde bulunan tek aperatif de zeytin ve hurma. | Open Subtitles | و المقبلات الوحيدة التي لدينا هي الزيتون و التمر |
| meze, ana yemek, tatlı... İğneden ipliğe kadar. | Open Subtitles | المقبلات , الطبق الرئيسي , الحلوى من الحساء للفستق |
| Sabah harika bir şekilde uyanıp önlerine gelen herkese gittikleri inanılmaz İspanyol meze restoranından bahsederler. | Open Subtitles | ويستيقظون في مزاج عالٍٍ وبعد ذلك يخبرون الجميع عن مطعم المقبلات الرائع والجديد الذي ذهبوا له مؤخراً |
| Lazanyaya ihtiyacım yok. ordövr var, lütfen. | Open Subtitles | أمي أنا لا أريد اللازانيا أرجوك لقد طلبت المقبلات |
| Hangi ordövr tabağını düğünümüzde sunacağımız mı yoksa ölü adamdan mı bahsediyorsun? | Open Subtitles | أتعني نوع المقبلات التي سنقدمها في الزفاف ام انك تشير للجثة؟ |
| aperatifleri es geçeceğim çünkü o nacholar hala midemde ama sen keyfine bak. | Open Subtitles | أنا سأتخلى عن المقبلات لأنني تناولتالمقرمشاتسابقاً.. |
| Pamplona üzerinden hızla hareket etmeyi ve burada oturmuşken biraz Tapas sipariş etmeyi düşünüyorum. | Open Subtitles | التنقل عبر بامبلونا بسرعة وطالما أنا أجلس هنا قد أطلب فقط بعض المقبلات. |
| Eğer ordövrler için birini suçlamak istiyorsan parmağını buraya tut. | Open Subtitles | اذا أردتي معاقبة شخص على المقبلات المتنوعة |
| Oradaki kose masayi kapip Mezeleri siparis edebilirim. | Open Subtitles | أظنني أستطيع أن أحجز طاولة الزاوية لنا وأن نطلب المقبلات مسبقاً. |
| Ben 1 saat içinde Vali'yle kanepe yiyor olacağım, bunun hemen halledilmesini istiyorum. | Open Subtitles | سوف أتناول المقبلات مع الحاكم خلال ساعة، أريد إنهاء هذا الأمر الآن |
| Hayır, teşekkürler ama kanepeler enfes görünüyor, Russell. | Open Subtitles | لآ شكراً , ولكن المقبلات تبدو رائعه يا راسل |
| O yüzden size fiyatı uygun bazı aperatifler getirdim. | Open Subtitles | لذلك صنعت لكم بسرعة بعض المقبلات بسعر جميل |
| Bir çoğunuz eğlencelerde atıştırmalık bir şeyler yapmayı soruyor. | Open Subtitles | راسلنا الكثيرون ويسألون عن كيفية تحضير المقبلات في الحفلات |
| Karidessiz aperatiflerden getirir misin? | Open Subtitles | بعض المقبلات التي ليست الجمبري. |
| Tamam, atıştırmalıklar hazır. | Open Subtitles | حسنا, كل المقبلات اصبحت جاهزة |
| Sadie Hawkins balosuna abur cubur... denetmeni olarak gidip, rastgele kontrol edeceğim... ve cipslere el koyacağım. | Open Subtitles | سأذهب إلى الحفل الأخر كمفتش المقبلات و أقوم بتفتيش عشوائي و أصدار رقائقهم |
| Biliyorum. Belki iştah açıcılar sırasında birbirimize öz geçmişlerimizi verebiliriz. | Open Subtitles | او اظن انه بالاحرى بنا تبادل سيرة حياتنا اثناء تناول المقبلات |