"المقربة" - Translation from Arabic to Turkish

    • en iyi
        
    • en yakın
        
    • benim en
        
    • nin en
        
    O benim en iyi arkadaşım. Bana söylemeden hiçbir şey yapmaz. Open Subtitles أنها صديقتى المقربة وهى لا تفعل أى شئ ألا وأخبرتنى عنه
    Affedersin, en iyi arkadaşım Cameron da gidiyor, yılın partisiymiş diye duydum. Open Subtitles اسفة , صديقتى المقربة كاميرون ذاهبة اليها لقد سمعت انها حفلة العام
    Benim beş buçuk yıllık ortağım ve onun en iyi arkadaşıydı. Open Subtitles لقد كانت شريكتي لخمسِ سنواتٍ ونصفٌ كما أنَّها كانت صديقتهُ المقربة
    Sevdiğim adama yalan söyledim. en yakın arkadaşımı incittim. Open Subtitles كذبتُ على الرجل الذي أحبه جرحت مشاعر صديقتي المقربة
    Ben çocukken annemin en yakın arkadaşı büyüyünce çok çapkın olacağımı söylerdi. Open Subtitles عندما كنت صغيراً، اعتادت صديقة والدتي المقربة أن تُخبرني بأنني سأكون محطماً للقلوب
    - Evet haklısın. - Logan az daha en iyi arkadaşımın ölümüne neden oluyordum. Open Subtitles نعم , حسناً لوغان, صديقتي المقربة كادت ان تقتل بسببي
    Şimdi yapacağım şeyi en iyi arkadaşın olarak yapacağım. Open Subtitles ما سأفعلة الأن سيكون لأنى صديقتك المقربة..
    Maggie, onun en iyi arkadaşı sensin. Open Subtitles ماغي أنت صديقتها المقربة ، إذهبي وتحدثي معها
    Lilly Moscovitt, prenses Mia'nın en iyi arkadaşı. Steng'de yolculuk edecek. Open Subtitles ليلي موسكوفيتس ، الصديقة المقربة للأميرة ميا تركب السيارة
    Çocukken Lana'nın en iyi dostuydu. Open Subtitles لقد كانت صديقة لانا المقربة عندما كانوا أطفالاً
    Adam karısını onun en iyi arkadaşıyla aldatınca kadın adamı kapı dışarı etti. Open Subtitles لقد خانها مع صديقتها المقربة وقد أخرجته، واعتقدها أنها الآن ستريد العدل
    Konuşabiliyoruz, en iyi arkadaşımla biraz kaliteli zaman geçirmiş oluyorum. Open Subtitles حيث نستطيع التحدث سوية ويجب أن أقضي وقتاً قليلاً قيماً مع رفيقتي الجديدة المقربة
    O en iyi arkadaşım Kristen ile konuştuğunu sanıyordu. Open Subtitles بغض النظر بإعتقادَهـ بأنّه كَانَ يَتكلّمُ إلى صديقِتي المقربة كريستين.
    Tüm dünyadaki en iyi arkadaşımdı, ama sonra üstünde senin ismin olmadan marka parfümünü çıkardı. Open Subtitles كانت صديقتي المقربة في العالم كله, ومن ثم وضعت توقيعك علي العطر بدون اي اسم عليه
    Ve en iyi arkadaşıma her zamankinden daha çok ihtiyacım vardı, ama sana karşı dürüst olduğum için beni hayatından çıkardın! Open Subtitles لقد أحتجت الى صديقتي المقربة أكثر من أي وقت مضى وأنتي أخرجتيني من حياتك لأني كنت صريحة معكي
    Aşık olduğum adama yalan söyledim. en iyi arkadaşımı incittim. Open Subtitles كذبتُ على الرجل الذي أحبه جرحت مشاعر صديقتي المقربة
    Onun en yakın arkadaşıydım ama mükâfatı bu oldu. Open Subtitles لقد كنت صديقتها المقربة وهذا ماحصلت عليه بالمقابل
    Evet, hakkında çok şey duydum. Ben en yakın arkadaşlarıyım. Open Subtitles نعم، لقد سمعت الكثير عنك أنا صديقتهم المقربة
    Sen de en az onun kadar suçluyken bütün hıncımı en yakın arkadaşımdan çıkardım. Open Subtitles كنت أحارب ضد صديقتي المقربة و استبعدتك من المشكلة في حين أنك مذنب مثلها
    Hiçbir şey beni en yakın arkadaşımın en yakın komşum olmasından daha çok mutlu etmez. Open Subtitles لا شيء يسعدني أكثر من أن تصبح صديقتي الصدوقة جارتي المقربة
    Becky'nin en yakın arkadaşı Katrina, onlar yıllarca hiç ayrılmazlardı. Open Subtitles كاترينا صديقة بيكي المقربة, كانا لا يفترقان في الماضي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more