Çocuklar, teşekkürler. Yapacak bir sürü evrak işim var, bir de yönetim toplantısı. | Open Subtitles | شكراً لكم يا رفاق، لا أستطيع لديّ الكثير من الأعمال المكتبيّة |
Yapacak bir sürü evrak işim var, bir de yönetim toplantısı. | Open Subtitles | لا أستطيع لديّ الكثير من الأعمال المكتبيّة |
Artık araştırmadığınız dosyanın evrak işlerini hallediyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | أعتبر أنّكم تُنهون الأعمال المكتبيّة للقضيّة التي لمْ تعودوا تُحققون فيها؟ |
Ben evrak işlerini hâlledeyim. | Open Subtitles | سأذهب لأنهي الأعمال المكتبيّة الآن |
Raporları Broyles'a gönderdim, tüm evrak işi tamamlandı. | Open Subtitles | أرسلتُ التقاريرَ إلى (برويلز)، لذا جميع المعاملات المكتبيّة أُنجزتْ. |
Burada, galeride evrak işleriyle uğraşıyordum. Tek başınıza mı? | Open Subtitles | -كنتُ هنا في المعرض أراجع الأعمال المكتبيّة . |
Sadece evrak işleri... | Open Subtitles | -كلاّ، الأعمال المكتبيّة فحسب . |
Unutulabilecek o kadar evrak arasında Rowley en berbatını seçti. | Open Subtitles | كلّ الأعمال المكتبيّة لتنسى... إختار (رولي) الأسوأ |
4 yıl önce Lizbon'da bir operasyonu batırıp masa başında evrak işlerine verilene kadar sabotaj, karşı pusu, karşıt IED taktikler. | Open Subtitles | كان مُختص تدمير وإختراق الكمائن، وكذلك إبطال العبوات الناسفة... حتّى أفسد عمليّة في (ليسبون) مُنذ 4 سنوات، ليُنقل للأعمال المكتبيّة. |