"الملوحة" - Translation from Arabic to Turkish

    • tuz
        
    • tuzludur
        
    • tuzluluk
        
    • salin
        
    • tuzlu
        
    tuz oranı tamsa, sadece yatarlarmış. Open Subtitles لا يضعون بيضهم إلا إذا كانت الملوحة مناسبة
    Cilt ısısı yüksek. tuz miktarı yüksek. Open Subtitles مستوى درجة حرارة الجلد الخارجي عالية ، مستوى الملوحة عالي
    Deniz suyu çok tuzludur. İdrar da öyledir. Open Subtitles . ماء البحر شديد الملوحة بوليّ للغاية
    Göldeki su fazlasıyla tuzludur. Open Subtitles المياه هنا مجرد شديدة الملوحة.
    Brenda'nın akciğerindeki su düşük seviye tuzluluk göstermiş. Open Subtitles حسناً ، أظهر الماء في رئة بريندا مستويات منخفضة من الملوحة
    Patates kızartmasının üç değişkeni var çıtırlık, tuzluluk ve şekil. Open Subtitles البطاط المقلية لديها ثلاثمتغيرات.. الهشاشة، الملوحة و الشكل.
    Onu bir hücre koruyucu cihaza bağlayacağız ve damar içi hacmini artırmak için hipertonik salin, kolloid ve faktör VII vermeye devam edeceğiz. Open Subtitles لذا سنقوم بوضعه على جهاز حفظ الخلايا و بعدها نكمل بوضع المحاليل زائدة الملوحة الكولويدات و "فاكتور 7" لنزيد من حجم السوائل في داخل الجسم
    Bu soğuk, tuzlu su daha yoğundur bu nedenle batar ve daha sıcak yüzey suyu yerini alır, termohalin sirkülasyonu adı verilen dikey bir akım oluşturur. TED هذا الماء البارد والشديد الملوحة ماءٌ عالي الكثافة، لذا فهو يهبط للأسفل، لتحل مكانه مياه السطح الدافئة، ليُعطيا معًا تيارًا عموديًا يعرف باسم الدورة الحرارية الملحية.
    Bazen ağzıma tuz tadı gelir. Open Subtitles أشعر بطعم الملوحة عندما لايكون هناك أي منه
    Babaların ciğerlerindeki tuz oranlarına tekrar baktım. Open Subtitles قم بفحص مزدوج للتحقق من مستويات الملوحة في رئات الآباء.
    Bence tuz kaybı kritik bir noktada. Open Subtitles أن انخفاض نسبة الملوحة وصل إلى حد حرج
    Az bir tuz tadı alabiliyorum. Open Subtitles يمكنني أن أميز الملوحة فيه
    Jason'ın akciğerinde bulunan suyun tuzluluk oranıyla eşleşeceğini düşünüyorum. Open Subtitles أتصور أن الملوحة تطابق الماء الموجود في رئتي جيسون
    Tamam, hipertonik salin? Open Subtitles -حسناً , السوائل الزائدة الملوحة ؟
    Yukarıda oluşan yeni deniz buzları arkasında hızlıca batan, son derece tuzlu bir çözelti bırakıyor. Open Subtitles جليد البحر المتشكل حديثاً أعلى يخلّف وراءه محلولاً أجاجاً شديد الملوحة إنه يغرق سريعاً
    Normalde tuzlu jambondan sonra bir şey eklenmez ama ben iki kat ançüez koydum. Open Subtitles كثير من الناس يتوقفون بعد اللحم المقدد المالح ولكني ضاعفت الملوحة بإضافة الفسيخ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more