"الملّهى" - Translation from Arabic to Turkish

    • kumarhane
        
    • kumarhaneye
        
    • kumarhanenin
        
    Tamam, sen ona bak, ben de kumarhane izni için tekrar arayacağım. Open Subtitles حسنٌ، أخفِ الأمر عنّه، أما أنا سأتصل مجدّداً طالبةً التفويض لأجل الملّهى.
    kumarhane parkına 12:58'de giriyor. Open Subtitles متجهةٌ إلى مواقف الملّهى عند 12: 58 صباحاً.
    Vay anasını. Şimdi o adamın neden "görünürde kumarhane olsa da geri planda eğlencenin dibine vuruluyor" dediğini anladım. Open Subtitles الآن فهمت ما قصد الرجل في الأول عن العمل في الأول عندما قال الملّهى وحزبٍ في الخلف.
    Belediye Başkanı olarak, rıhtımda kumarhaneye onay verecektin. Open Subtitles كرئيساً، تصدق أن يكون الملّهى على الواجهة البحرية.
    Bir saat sonra Ames büyük ihtimalle Şef Jackson ile buluşmak için hafta sonu planlarını iptal edip kumarhaneye doğru gitmiş. Open Subtitles بعد ساعة، وجدنا بأنّ (آيمز) ألغى خططّه لنهاية الأسبوع واتجّهَ إلى الملّهى غالباً للقاء الرئيسة (جاكسن).
    Şef Jackson ile konuşmak için kumarhaneye gittiler. Open Subtitles فقصدوا الملّهى للتحدّث مع (نيكول جاكسن).
    Kabile liderleri açıkça, kızılderililer için ayrılmış arazinin hepsini yağma ettiğini ve kumarhanenin tüm kârını cebe indirdiğini söyledi. Open Subtitles زعماء القبائل يقولون بأنّها تسرق الاحتياط، تسرق جميع أرباح الملّهى.
    Sadece "Otel/kumarhane onarımı" yazıyordu. Open Subtitles يقال بأنّها لـفندق أو ترميمات الملّهى.
    kumarhane bizim yetkimizi aşıyor. Sayın Meclis Üyesinin orada hiç etkisi yok. Open Subtitles الملّهى خارج سلطتنا القضائية.
    Ray, kayıtlarda Nicole ve Roberta'yı kumarhane katında saat 1:20'de görmüş. Open Subtitles (راي) يقول بأنّه رأى (نيكول) و(روبريتا) على الشريط في الطابق الأوّل الملّهى عند 1:
    Ames ve kumarhane arasındaki bağlantıyı buldum, Linden. Open Subtitles -حصلت على تعاون بين (آيمز) و الملّهى" ".
    Bölge Savcısı Nilsen kumarhane hakkında suç duyurusu yapacak. Open Subtitles المدّعية (نيلسون) ستوجه التهم ضدّ الملّهى.
    O kumarhaneye girmemiz lâzım. Open Subtitles يجب أن ندخل إلى ذلك الملّهى.
    Rosie büyük ihtimalle bir inşaat alanından aramış. Muhtemelen kumarhanenin içinden. Open Subtitles اتصال (روزي) مصدره على الأغلب مبنى، ربما من داخل الملّهى.
    Evet, kumarhanenin içinde. Open Subtitles أجل، بداخل الملّهى.
    kumarhanenin içindeydi. Open Subtitles و بداخل الملّهى خاصّتك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more