Atılmış bir jambon parçası var ve görünüşe göre iki krallık da onların olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | كانت هناك قطعة لحمٍ، وعلى مايبدو كِلتا المملكتين ظنّا أنّها لهما. |
Kızınızın mesuliyeti iki krallık arasında paylaştırılmalı. | Open Subtitles | لإن عبء إبنتك يجب أن يتم مشاركته بين المملكتين |
Çin'in Tang Hanedanlığı'ndan Keşiş Xuan Zang'in Budist Vecizelerini aramak için Hindistan'a yaptığı ruhani yolculuk iki krallık arasında bir yakınlaşma başlatır. | Open Subtitles | (ذهب الراهب (شوانزانغ) من سلالة (تانغ الصينية غربًا إلى (الهند) بحثًا عن "سوترا البوذية". رحلته الطويلة بدأت بالقرب من الحد الفاصل بين المملكتين. بعدها أرسل (تانغ) مبعوثه (وانغ شوانس) إلى (الهند). |
Ve babanın varisi olarak, iki krallığı bir araya getirebilirsin. | Open Subtitles | و... كوريثاً لوالدك يمكنك توحيد المملكتين |
Xibalba, sen kazanırsan iki krallığı da sen yönetirsin. | Open Subtitles | لو انتصرت يا (زيبالبا) يمكنك أن تحكم المملكتين |
Çin'in Tang Hanedanlığı'ndan Keşiş Xuan Zang'in Budist Vecizelerini aramak için Hindistan'a yaptığı ruhani yolculuk iki krallık arasında bir yakınlaşma başlatır. | Open Subtitles | (ذهب الراهب (شوانزانغ) من سلالة (تانغ الصينية غربًا إلى (الهند) بحثًا عن "سوترا البوذية". رحلته الطويلة بدأت بالقرب من الحد الفاصل بين المملكتين. |