Belki amcan da bu iş için doğru adamdır. | Open Subtitles | ربما يتحول عمك إلى الرجل المناسب لهذا العمل |
Patronum bu iş için doğru adamın sen olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد قال رئيسي أنك الرجل المناسب لهذا العمل |
Yönetmenine niye bu kadar ateşli rol için doğru kişi olduğunu göster bakalım. | Open Subtitles | اثبتي لمخرجك كيف انك الاختيار المناسب لهذا الدور العاطفي |
Ama bu görev için uygun adam olduğunuzu göstermez. | Open Subtitles | لكن ذلك لا يجعلك الرجل المناسب لهذا العمل |
Ben bu adama uygun bir avukat degilim. | Open Subtitles | لَيسَ بعد. على أية حال ,انا لَسَت المحامي المناسب لهذا الرجل. |
- Her zaman. - Ve sen de, bu iş için biçilmiş kaftansın. | Open Subtitles | وأنت الكابوريا الوحيد المناسب لهذا العمل. |
Bu görev için doğru kişi olup olmadığından emin değilim. | Open Subtitles | لست أعرف إن كنتِ الشخص المناسب لهذا المنصب |
Bu iş için doğru kişi olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | راائع. كنت أعرف أنك كنت الرجل المناسب لهذا المنصب. |
- İş için doğru kişi bendim de ondan. Kime göre, Daffy Duck'a mı? | Open Subtitles | ـ لأنّي الرجل المناسب لهذا المنصب ـ وفقاً لمَن؟ |
Telsiz burası için doğru yer mi sence? | Open Subtitles | هل انت متأكد بأن هذا هو المكان المناسب لهذا ؟ |
İş için doğru olanı seçmişsin. | Open Subtitles | هل أنت متأكد أنك اخترت الشخص المناسب لهذا العمل |
Bu iş için doğru adamı biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف الرجل المناسب لهذا العمل. |
Bunun için doğru kişi olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف أنت كنت الشخص المناسب لهذا |
Bunun için doğru kişi olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنني عثرتُ علي الشخص المناسب لهذا |
Sence bunun için doğru an mı şu an? | Open Subtitles | هل هذا هو الوقت المناسب لهذا, الآن؟ |
Bunun için doğru adamı buldular. | Open Subtitles | وقد وجدوا الرجل المناسب لهذا الفعل |
Görev için uygun olduğumu düşünmüyorsunuz demek. | Open Subtitles | إذن، أنت لا تعتقدين أنني الرجل المناسب لهذا العمل |
Ben bu iş için uygun değilim. | Open Subtitles | انا لست متأكد اننى الشخص المناسب لهذا |
Belki de bu iş için uygun adam sen değilsindir, Şerif. | Open Subtitles | ربما لست بالشخص المناسب لهذا العمل |
Dinle, bu doğru bir zaman ve uygun bir yer değil. | Open Subtitles | أنظر، هذا ليس الوقت ولا المكان المناسب لهذا. |
Sanırım bu iş için biçilmiş kaftanı tanıyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنني أعرف الرجل المناسب لهذا العمل |