Ama bu bakış açısını günlük yaşamımda sürdürmekte güçlük çekiyorum. | TED | ولكنني أناضل للحفاظ على هذا المنظور في حياتي اليومية. |
Ben sadece tüm bu olaylarda bakış açını kaybetmediğinden emin olmak istedim. | Open Subtitles | أريد فقط أن تأكد انت لا تفقد المنظور في كل هذا |
Sizlerle cinsiyet şiddeti konularına dair - ki bunlar arasında tecavüz, aile içi şiddet, ilişki içi şiddet, cinsel taciz, çocuklara tecavüz var - paradigma değiştiren bir bakış açısını paylaşacağım. | TED | سوف أشارككم نقلة نوعية في المنظور في قضايا العنف بين الجنسين -- الاعتداء الجنسي، والعنف المنزلي، وإساءة استغلال العلاقة، التحرش الجنسي، الاستغلال الجنسي للأطفال. |
Belki de Amerika sağlık sisteminin yüzleştiği zorluklardan birinin cevabı, özellikle hayatın sonundaki bakımda, bakış açımızın değişimi kadar basittir, ve bu olaydaki bakış açısının değişikliği her ölümün toplumsal hayatına bakmak olacaktır. | TED | ربما يكون واحدا من الأجوبة على التحديات التي تواجه نظام الرعاية الصحية الإمريكي، ولا سيما في رعاية نهاية الحياة، هو بسيط مثل التحول في المنظور، والتحول في المنظور في هذه الحالة سيكون لإلقاء نظرة على الحياة الاجتماعية لكل حالة وفاة. |
Yani eğer erken metastatik kanser hücresi bakış açısıyla düşünecek olursanız, ihtiyaç duydukları kaynakları araştırırken, eğer bu kaynaklar kümelenmiş ise, diğer karıncaları toplamak için muhtemelen etkileşimleri kullanacaklardır. Eğer kanser hücrelerinin nasıl diğerlerini topladığını çözebilirsek, o zaman yerleşmeden onları yakalayacak tuzakları kurabiliriz. | TED | فلو فكرنا من هذا المنظور في الخلايا السرطانية المتنقلة وهي هناك تبحث عن الموارد التي تحتاج إليها، إذا كانت هذه الموارد متجمعة، فمن المحتمل أن تستخدم التواصل للغزو، ولو عرفنا كيف تقوم الخلايا السرطانية بالغزو، عندها قد يمكننا عمل فخ لها واصطيادها قبل أن تصبح متطورة. |