pekala ilk karşılık veren tim saldırganların aracının boş olduğunu bildirdi. | Open Subtitles | حسناً، في أول رد يقول الفريق أن سيارة المهاجمين تم تركها |
Silahlı saldırganların ne zaman ve nasıl güvenlik çemberinden geçtiği... | Open Subtitles | مجموعة المهاجمين المسلّحين إستطاع إختراق إحاطة الأمن |
İlk olarak Saldırganlardan en az birini tespit etmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | بداية , يجب أن نتعرف على واحد على الأثل من المهاجمين |
Çok şükür ki Saldırganlardan biri gözetimimiz altında. | Open Subtitles | بسببك أحد المهاجمين الذين كانوا في قبضتنا |
Eğer çevrimiçi dünyada gerçekten neler olduğuna bakarsak, Saldırganları temel alarak saldırıları gruplandırabiliriz. | TED | اذا القينا نظرة على ما يحدث فعلا في عالم الانترنت, يمكننا تصنيف الهجمات على اساس المهاجمين |
Çoğu Saldırganlar kendilerini savunamayacak gibi görünen insanları seçerler. | Open Subtitles | معظم المهاجمين يستهدفون أناساً لا يبدون أنهم قادرين على حماية أنفسهم |
Hergün izlediğimiz ikinci büyük saldırgan grubunu suça iten neden para değil. | TED | المجموعة الثانية من المهاجمين الذين نراهم اليوم ليس لديهم دوافع مالية |
Saldırıyı kınadığımı belirten bir haber yayınlattım ve saldırganların yakalanmasını sağlayacak her türlü bilgi için ödül koydum. | Open Subtitles | أصدرت نشرة صحفية تدين الهجوم و عرضت جائزة لأي معلومة تقود لأسر المهاجمين. |
binlerce ufak ayna gibi parıldarlar, saldırganların kafasını karıştırmak için biçimsiz bir kitle gibi dönüyorlar. | Open Subtitles | انها مثل الوميض من ألف مرايا صغيرة, تحوم ككتلة واحدة غير متبلورة للتشويش على المهاجمين. |
Keşke saldırganların yüzüne iyi bakabilseydin. | Open Subtitles | أنا حقا تمنيت لو أنك ألقيت نظرة فاحصة على أولئك المهاجمين. |
saldırganların yaptıkları hileyi anlamamaları için geriden gelen polis eskortuyla birlikte konvoy nehre ulaşmayı başardı. | Open Subtitles | مع حماية الشرطة لنا للتأكد من عدم تعقب المهاجمين للإطاحة بنا وللتأكد من تجاوز النهر الذي سيستغرق بضع ساعات |
Adamlarım Saldırganlardan birini yakaladı. | Open Subtitles | رجالي قد ألقوا القبض لتو على أحد المهاجمين |
Saldırganlardan biri tutuklanmış ve merkeze götürülmüş. | Open Subtitles | واحد من المهاجمين قد ألقي القبض عليه واخذ للمقر الخاص بكم |
Saldırganlardan biri tarafından çekilen, saldırının video kayıtları elimize geçti. | Open Subtitles | لقد حصلنا لتونا على لقطات مسجلة سجلت من قبل أحد المهاجمين |
Saldırganları tutuklar tutuklamaz ve de kanıtlara el koyar koymaz... | Open Subtitles | بقدر ما اعتقل من المهاجمين ومصادرة الادله |
Saldırganları bulmak en önemli işimiz. | Open Subtitles | نحن سنجعل العثور على هؤلاء المهاجمين علي رأس جدول أعمالنا |
Korkarım Saldırganları bir süreliğine elimizden kaçırdik Lordum. | Open Subtitles | أنا أسف أن المهاجمين يراوغونا مؤقتا يا سيدي |
Bu Saldırganlar, en düşük şartların getirdiği haydutlar sadece. | Open Subtitles | هولاء المهاجمين هم مجرد سفاحين تم احضارهم عن طريق العناصر السيئة |
Eski kocanı öldürenler ve Saldırganlar arasında bir bağlantı bulmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نحاول العثور على صلة بين المهاجمين والرجل الذي قتل زوجك السابق |
Topladığımız delillere bakacak olursak kurbanımız birden fazla saldırgan tarafından düzinelerce kurşun yemiş. | Open Subtitles | من ما قمنا تجميعها معا، لدينا فيك هنا استغرق بضع عشرات من قذائف من المهاجمين متعددة |
Kız kardeşimin Odessa saldırganlarından biri olduğunu ve binlerce kişiyi katlettiğini öne sürüyorlardı. | Open Subtitles | لقد ادعوا بأن أختي كانت واحدة من المهاجمين في (أوديسا)، وأنها قتلت الآلاف! |