| Bir hafta önce şu ölü alanlar ortaya çıkmaya başladı. | Open Subtitles | ، منذ أسبوع مضى بدأت تلك البقع الميتة في الظهور |
| Temiz toprak kritik bir problem - Meksika Körfezi'ndeki nitrifikasyon, ölü bölgeler. | TED | التربة النظيفة أمر هام -- النترجة ، المناطق الميتة في خليج المكسيك. |
| O salak ölü sersemi de mi böyle kandırdın? Deveneux'yu. | Open Subtitles | هذا هكذا لَعبتَه بذلك الأخرسِ، الهزّة الميتة في شيكاغو؟ |
| Bahçede ölü serçeler bulduğumuz günü hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتذكر المرة التي وجدنا فيها كل تلك العصافير الميتة في الحديقة؟ |
| Dizide ölü insanların tekrardan görünmeleri karakterlerimize bir çeşit rehberlik sağlıyor. | Open Subtitles | ظهور الشخصيات الميتة في المسلسل يعطي ارشادات للناجين على الجزيرة |
| Odanda ölü hayvanları tutamazsın. Bu hiç sağlıklı değil. | Open Subtitles | كل هذه المخلوقات الميتة في غرفتك، هذا غير صحيّ. |
| Şimdi ise içimde ölü bir istek var ve çok yakında... | Open Subtitles | والآن لدي أغنية ميتة في قلبي، وقريباً، جثة الأغنية الميتة في قلبي |
| Gözlerimdeki ölü bakışı her gördüğünde ve ondan durmasını istediğim her seferde bana "Daha iyi bir adam olacaksın evlat" | Open Subtitles | و كل مرة عندما يرى تلك النظرة الميتة في عينيّ التي تقول أنني أريده أن يتوقف كان يقول من الأفضل أن تتحمل كالرجال يا فتى |
| Önceden uyarayım, garajda bir sürü ölü benler var. | Open Subtitles | فقط عندما تكون مستعداً.. هناك مجموعة من الفئران الميتة في المرآب. |
| ölü ineklerin aktığı nehirden insanlar su içiyor. | Open Subtitles | تطفو الأبقار الميتة في نفس النهر الذي يشرب منه الناس. |
| Yoldaki ölü şeyleri ve kendi kıçlarını, sonra da yüzünü... | Open Subtitles | الأشياء الميتة في الأزقة و... ... وكذا برازهم، ثم وجهك |
| Nina Gets. Şu küvette ölü bulunan kız. | Open Subtitles | - الفتاة العارية الميتة في حوض الاستحمام. |
| Kalıntıların altındaki çamurun içinde çok fazla sayıda ölü tatlısu(peri) karidesi buldum. | Open Subtitles | وجدت عددا كبيرا جدا من (ربيان الجن) الميتة في الوحل تحت البقايا |
| Akvaryumda ki ölü balıklar bunu doğruluyor gibi. | Open Subtitles | السمكة الميتة في هذا الوعاء توحي بذلك |
| Siz, banyomdaki ölü kalıntılarını temizlediniz mi? | Open Subtitles | هل نظفت جماعتك الأشلاء الميتة في حمامي؟ |
| Mezarlıktaki ölü kızla bir ilgisi mi var bunun? | Open Subtitles | ألهذا علاقة بالفتاة الميتة في المقبرة؟ |
| Bahçemde 100 tane ölü kuş var. | Open Subtitles | هناكَ المئات من الطيور الميتة في مرجتي |
| Bunca zamandır ceketinin cebinde ölü güvercin mi vardı? | Open Subtitles | إذاً, أكانت الحمامة الميتة... في جيبك طوال الوقت؟ |
| Bagajdaki ölü avukat mı? | Open Subtitles | تعني المحامية الميتة في صندوق السيارة؟ |
| ölü cadının ayakları gibi in OzBüyücüsü. | Open Subtitles | مثل قدم الساحرة الميتة في فيلم The Wizard of Oz. |