Sorun sadece malzemedeydi, o zamanlar mekanik anlamda bu daha zordu, bunun basit nedeni de malzemelerin elverişli olmamasıydı. | TED | المشكلة أنه من الناحية العملية الميكانيكية كان ذلك صعباً في الماضي للسبب البسيط أنه لم تتواجد الوسائل لفعل ذلك |
Termal enerjinin yumurta moleküllerine yaptığı şeyi, mekanik enerji ortadan kaldırır. | TED | ما تقوم به الطاقة الحرارية لجزيئات البيضة يمكن عكسه بالطاقة الميكانيكية. |
Traktörler bedensel emeğin yerini mekanik gücün alması için geliştirilmiştir. | TED | تم صُنع الجرارات لتَحُل الطاقة الميكانيكية محلّ التعب البدني للإنسان. |
Georgetown Üniversitesi Amerikan Tarihi MIT makine mühendisliği mezunu donanma dalış okulu ve kurtarma eğitimi merkezinde eğitim almış. | Open Subtitles | درجة في الهندسة الميكانيكية في الإم آي تي البحرية , آر أو تي , وغوص بحري ومركز تدريب الإنقاذ |
Daha gelişmiş mekanik oyuncaklar... ve daha iyi ticari olanaklar yaratmak için... | Open Subtitles | اقدم لكم شكري نيابة عن اولئك الذين ماتوا باسم افضل التسالي الميكانيكية |
Resmî olarak, mekanik bir arıza kaybetmene neden oldu. Yenildin gibi görülmesini istemem. | Open Subtitles | أنت سوف تتعثر, و رسمياً ستكون الأعطال الميكانيكية هي التي تسببت في خسارتك |
Ama mekanik tarafını öğrenmek istiyorsan ben bilmek istediğin her şeyi öğretebilirim. | Open Subtitles | ولكن إن كنت تريد تعلم الأمور الميكانيكية يمكنني تعليمك أي شيء تريده |
Bu, Baron Wolfgang von Kempelen'in mekanik satranç oynama makinesi. | TED | هذه هي لعبة الشطرنج الميكانيكية للبارون وولف فون كيمبلين. |
Binalar pencerelerden ve mekanik havalandırma sistemlerinden içeri sızıp havada üreyen mikroplar tarafından doludurlar | TED | المباني محتلة من طرف ميكروبات تنتقل جوا تدخل عن طريق النوافذ وعن طريق أنظمة التهوية الميكانيكية. |
Görüyorsunuz, bütün mekanik hareketleri anlayan ve onları dijitalleştiren birçok elektronik koyduk içine. | TED | وبالتالي هنا يمكنكم أن تروا، قد دمجنا الكثير من الإلكترونيات التي تفهم كل تلك الحركات الميكانيكية وتحولها إلى رقمية. |
Yani amcam sadece mekanik bir arayüzle ilgileniyor. | TED | وبالتالي عمي يتعامل فقط مع الواجهة الميكانيكية. |
Bence, biz tamamen yapay olarak mekanik fikirleri psikolojik fikirlerden üstün görüyoruz. | TED | و كما اننا ، وبشكل مصطنع ، نحدد اولوياتنا ما قد أطلق عليه الافكار الميكانيكية مقابل الافكار السيكولوجية |
mekanik arayüz ile başlayacağım. | TED | مع جهازي العصبي سوف أبدأ بالواجهة الميكانيكية |
Viktorya dönemi illüzyonistleri, onu bir mekanik harikası, bir otomat, bir düşünen makine olarak tanımlayacaklardı. | TED | وهو ما سيسميه السحرة من العصر الفكتوري بالمعجزة الميكانيكية أو رجل آلي |
Görüp bildiğiniz her günkü evren, klasik mekanik yasalarına göre davranır. | TED | العالم اليومي الذي تعرفه وتحبه يتصرف وفقا للقوانين الميكانيكية التقليدية. |
Evet, mekanik gucler araciligiyla haberlesebilirler. | TED | فعلا، يمكن أن يتبادلا معلومات عبر القوى الميكانيكية. |
Long Beach'te bir lisede mekanik öğretmenliği yapmış ve öğrencilerinin artık problemleri çözemez hâle geldiğini fark etmiş. | TED | لقد درّس الميكانيكية في مدرسة ثانوية في لونغ بيتش, و وجد أن الطلاب لم يعودوا قادرين على حل المشاكل. |
Ödüllü bir kimyager ve makine mühendisi. O zaman neden... | Open Subtitles | فازت بجائزة في الكيمياء والهندسة الميكانيكية , اذا لماذا .. |
Bulundukları yerden 27 metre ileride bir makine dairesi var. | Open Subtitles | الآن, هناك غرفة الميكانيكية على بعد 30ياردة من موقعهما الحالي. |
Mech programının zaman çizelgesini hızlandırmalıyım. | Open Subtitles | أنا فلدي تسريع الجدول الزمني لبرنامج الميكانيكية له. |
Ona göre ben aslında onun dostluğunu istemiyor sadece Tamir becerilerini kullanıyorum. | Open Subtitles | انه يدعي انني لا اريد صداقته واني استخدمه فقط من اجل مهاراته الميكانيكية |
Mühendislik okulunda çalışırken Marta sıra dışı bir şeyi keşfetmişti. | Open Subtitles | بينما كانت تنتظر فى الطابق السفلى من المدرسة الميكانيكية البحرية شئ غير طبيعى حدث لمارتا |
Moscu'da bir makina fabrikasından sanırım... | Open Subtitles | أعتقد أنه من بعض مصانع الأدوات الميكانيكية في موسكو |