Eğer silahı kullanırsam, ya deliğe, ya tecride ya da idama giderim. | Open Subtitles | لَو استَخدَمتُ المُسدَس سيَنتهي بي الأمر في الحَجز، الانفرادي، أو وَحدَة الإعدام |
Yapabilirim, silahı ateşleyecek olana bağlı, | Open Subtitles | يُمكنني ذلك. و هذا يَعتَمِد على مَن سيُطلِق النار مِنَ المُسدَس |
Aynasızlar Fransız'ın silahı kimden bulduğunu bilmek istiyorlar. | Open Subtitles | يُريدُ الحُرّاس أن يَعرفوا كيفَ حَصَلَ الفَرنسي على المُسدَس |
silahı başka bir tarafa atmış olabilirim. | Open Subtitles | ربما كُنتُ سأرمي ذلكَ المُسدَس جانباً |
önce o mahkûma silahı verdi sonra o Afrika elbisesi ve şimdi de... | Open Subtitles | أعني، بَعدَ إعطائِهِ السَجين المُسدَس و اللِباس الأفريقي و الآن... |
Yani Tarrant'a silahı veren Adebisi miydi? | Open Subtitles | - إذاً أديبيسي أعطى المُسدَس لتورانت |
Evet, Adebisi'ye silahı ben verdim. | Open Subtitles | نعم، أعطيتُ أديبيسي المُسدَس |
Evet bana silahı Hughes verdi. | Open Subtitles | نعم، هيوز أعطاني المُسدَس |