"النباتات التي" - Translation from Arabic to Turkish

    • bitkiler
        
    • bitkilerin
        
    Ancak benim tutkum -- Jack ve çocuklarımın yanında- bitkilerdir, epifit adı verilen bitkiler. Bunlar ağaçlar üzerinde büyürler. TED ولكن شغفي، بالإضافة إلى جاك وأولادي، هوالنباتات، وما تسمى بأبيفيتس، تلك النباتات التي تنمو على الأشجار،
    Hareket edebilen bazı bitkiler olduğunu biliyor muydun delikanlı? Open Subtitles ,هل تعلم، الفتى هناك بعض النباتات التي يمكن ان تتحرك؟
    bitkiler dünyanın oluşumundan beri güneş enerjisini depoluyor ve kullanıyorlar. Open Subtitles أعني، فكرة النباتات التي تخزن وتستخدم طاقة الشمس منذ بداية العالم
    Portakal esansı, Vietnam savaşı sırasında kullanılan ve bitkilerin yapraklarını dökmeye yarayan ve bu sayede Vietkong ve Kuzey Vietnam ordusunun gizlenmesini engelleyen bir ilaçtı. TED العامل البرتقالي كانت أوراق النباتات التي أستخدمت خلال حرب فيتنام لرفض التغطية لالفيتكونغ والجيش الفيتنامي الشمالي.
    Bozulmayı etkileyebilecek bitkilerin tarafınızdan fark edilmemiş olduğuna inanmakta güçlük çekiyorum. Open Subtitles أجد من الصعب أن أصدق أن هذه النباتات التي ستؤثر على التحلل لم تلاحظها أنتَ
    Çünkü gizli kalmış bu küçük sokağı ki, mahalle sakinlerinin özenle yetiştirdiği bitkilerin arasında kalmıştır ve ünlü 15A numaralı kapıyı bulamayacaktı. Open Subtitles تجعله يكتشف هذا الشارع الصغير المتخفي، خلف النباتات التي يرعاها بحب الساكنون، في الأعشاش خلف هذا الباب الشهير.
    Bu özelliği geliştiren bitkiler büyümekteler, ve çok yakın zamanda, dünya florasına egemen olacaklar. Open Subtitles ازدهرت النباتات التي طورت هذه الخاصية وقريبا ستسيطر على مجتمع النباتات في عالمنا
    Oksijen sağlayan bitkiler, sayısız hayvan türü. Open Subtitles النباتات التي تخرج لنا الأكسجين، وأصناف لاتحصى من الحيوانات.
    Ekin çemberinin içindeki bitkiler insan elinin yapabileceğinden fazla değişmiş. Open Subtitles النباتات التي كانت داخل دائرة المحاصيل تغيرت بطريقة لا دخل للإنسان فيها
    Bunlar parkın daha yüksek noktalarında yetişen bitkiler. Open Subtitles هذه النباتات التي تنمو في أعلى إرتفاع في المتنزة
    bitkiler kök saldıkça onları atmosferik güçlerden korur. Open Subtitles كما النباتات التي تمد جذورها لحمايتها من العناصر.
    Bize hayvanların beslenme düzeni hakkında bilgi verirler, ve özellikle de dinazorlar buradayken, burada bulunan bitkiler hakkında. Open Subtitles يخبرنا عن النظام الغذائي للحيوانات ، و خُصُوصًا، عن النباتات التي كانت في الجوار عندما كانت الديناصورات هنا.
    Senin vücudunu ele geçiren ve seni emo'cu yapan o bitkiler... Open Subtitles النباتات التي تظنين أنها أستحوذت على جسدك وجعلت إيمو
    Bilirsiniz, ekitiğimiz ve biçtiğimiz bitkilerin kontrolü bizdedir. Open Subtitles تعلم، نحن نسيطر على النباتات التي نزرعها و نحصدها.
    Aslında özünde alkol temellidir, sonra ona istediğiniz bitkilerin yağlarını ekler yasemin, gül suyu ve nane. Open Subtitles لديها في الأساس قاعدة كحولية ثمّ يضيف إليها ،زيوتاً من النباتات التي تريدها الياسمين وماء الورد والنعناع .....
    Ve şöyle işliyor: dibinde bir pompa var ve bu pompa belirli aralıklarla bu sıvı besin çözeltisinin bazısını yukarı yolluyor ve sonra kil peletleri içinde asılı bitkilerin kök sistemlerine damla damla akıyor -- böylece hiç çamur oluşmuyor. TED الطريقة التي تعمل بها هي أن هناك مضخة في الحمام، التي ترسل دوريا بعضا من هذا السائل المغذي المعالج إلى أعلى، الذي يتقطر ومن ثم ينزل أسفل من خلال أنظمة جذور النباتات التي تعلقت في حبيبات الطين -- لذا ليس هناك أوساخ معنية.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more