Deşifre edebildiğimiz küçük bölüme göre onun hala Kahin Beş'in elinde olduğu anlaşılıyor. | Open Subtitles | من الصغار نحن كنّا قادرون على حلّ، هو يظهر هي تحتجز من قبل النبي فيف. |
Şu anki istihbaratımıza göre, Kahin Beş'in çeşitli yabancı hükümetlerin istihbarat kaynaklarına sızdığına inanmak için yeterli sebep var. | Open Subtitles | مستندة على الإستخبارات الحالية، عندنا سبب للإعتقاد ذلك شبكة النبي فيف إخترقت وكالات عدّة حكومة أجنبية. |
Kahin Beş, Sydney için her ne planladıysa fazla zamanımız olmadığını varsayabiliriz. | Open Subtitles | مهما النبي فيف خطّط لسدني، نحن يمكن أن نفترض نحن ما عندنا وقت كثير. |
Kahin Beş'in, içimizde başka bir köstebeği olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | تفكّر النبي فيف هل له خلد آخر داخل الوكالة؟ |
Hastanede seni ziyarete geldiğimde, bana Kahin Beş'in seni kaçırmasının sebebini anlatmak istemiştin. | Open Subtitles | عندما جئت لرؤيتك، أردت الإخبار ني السبب النبي فيف إختطفك. |
Kahin Beş beni kaçırdığında benden eski bir müttefik göreviyle ilgili bilgi almaya çalıştılar. | Open Subtitles | عندما النبي فيف إختطفني، حاولوا الحصول عليي لكشف المعلومات حول مهمّة تحالف قديمة. |
Kahin Beş şimdi bunu muhtemelen çözmüştür. Onlara yanlış bilgi verdim. | Open Subtitles | النبي فيف سيكون عنده فهم أنا أعطيت المعلومات الخاطئة. |
Kahin Beş'e sızan bilgiler nedeniyle birimizden bir açık olduğuna inanıyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون هناك خلد ضمن أي بي أو تسريب المعلومات إلى النبي فيف. |
Eğer Kahin Beş CIA'in süper Echolon sistemine bağlıysa bu onlara tüm gizli operasyonlara, gizli ajanların programlarına ve bizim bütün altyapımıza sınırsız ulaşma imkanı sağlar. | Open Subtitles | النبي فيف عنده الروابط إلى وكالة المخابرات المركزية سجلات عملية التي تعطيهم وصول إلى كلّ العمليات السرّية، سريّة قوائم أسماء وكيل، كامل بنائنا التحتي. |
Bölüm Başkanı ve ekibi, Kahin Beş soruşturmamızı denetleyecekler. | Open Subtitles | هو سيدقّق تحقيقنا على النبي فيف. |
Şu Kahin Beş'in benim için planları olduğunu. | Open Subtitles | ذلك النبي فيف كان عنده الخطط لي. |
Kahin Beş, Sydney'i kaçırdı. | Open Subtitles | النبي فيف عنده سدني. |
Kahin Beş seni kaçırdı. | Open Subtitles | النبي فيف إختطفك. |
Kahin Beş, sende olduğuna inanıyor. | Open Subtitles | النبي فيف يعتقد بأنّك عندك. |
Kahin Beş, Vaughn'ı öldürdü. | Open Subtitles | قتل النبي فيف فوجن. |
- Sydney dinleyin, 'Ufuk', Kahin Beş'in Vaughn'u öldürme sebebiydi. | Open Subtitles | - سدني... - يستمع. إنّ الأفق الذي قتل النبي فيف فوجن. |
Sydney'in, Kahin Beş'in elinde olduğunu teyit ettim. | Open Subtitles | - النبي فيف يحمل سدني. |
- Kahin Beş bunu biliyor mu? | Open Subtitles | - هل النبي فيف يعرف حوله؟ |