Esasında, bu beyin bölgesi, kazanç ve kayıplarınızı hesaplarken etkinleşen Nucleus accumbens'in merkezidir. | TED | والواقع ، أنه هذا الجزء من الدماغ، لب النواة المتكئة ، أصبحت نشطة كلما كنت تقيس المكاسب والخسائر. |
Tamam o zaman aldığım talimata göre seni Nucleus projesine atanan elemanlar listesinden kaldırıyorum. | Open Subtitles | جسنا , لقد وصلتني تعليمات بأن أستبعدك من قائمة الموظفين المخصصة لمشروع النواة |
Evet, bu Çekirdek o gücü barındırıyor ama şu anda ahırı inşa edemem. | Open Subtitles | نعم ، هذا النواة سوف توفر الطاقة ولكن لا يمكنني بناء الحظيرة الآن |
Atomlar Dünyanın içindeki yaban mersinleri gibiyse, Çekirdek ne kadar büyük olurdu? Fen dersinizde atomun eski çizimlerini hatırlıyorsundur | TED | حسنا، إذا كانت الذرات مثل العنب البري في الأرض، ما مدى كبر النواة إذن؟ قد تتذكرون الصور القديمة للذرة من صف علومكم، |
ve sayfada çekirdeği işaret eden küçük bir nokta görmüşsündür. | TED | حيث رأيتم هذه النقطة الصغيرة في الصفحة بسهم يشير إلى النواة. |
Şu çubuklar 10 dakika içinde çekirdeğe geri dönmezse, şehir yok olmuş olacak. | Open Subtitles | إن لم تُرجع هذه القضبان لداخل النواة خلال عشر دقائق فهذه المدينة ستُدمّر |
Zemin kat çekirdeğin yaşadığı yerdi, elektronlar üst katlara yerleşmişti. | Open Subtitles | تسكن النواة في الطابق الأرضي بينما تشغل الإلكترونات الطوابق الأعلى |
Pip Everett Grey Kontu ve aynı zamanda kraliçenin bizzat uzaktan akrabası. | Open Subtitles | النواة إفيريت إيرل رمادي، 14 بقعة أزالت من الملكة بنفسها. |
Nucleus'la alakalı hiçbir mesaj ve dosya raporu almayacaksın ya da Nucleus toplantılarına katılmayacaksın. | Open Subtitles | لن تتلقى بعد الآن أي من الأبحاث المتصلة بمشروع النواة لن تصلك اي ملفات بالتقارير ولن تحضر أي اجتماعات للمشروع |
Henüz platformu görmedik ancak Nucleus'u nüfuzlu teknoloji gazetecisi ve blogcularına ön gösterim olarak sunmayı planlıyoruz. | Open Subtitles | حسنا, نحن لم نشاهد التطبيق بعد و لكن نحن نخطط لجعل النواة يؤثر في تقنيات الصحفيين و المدونين |
Gelecek Ocak ayındaki resmi çıkışa kadar Nucleus'u saklamak daha yenilikçi bir yaklaşım olmaz mı? | Open Subtitles | لا تبدو كمُبتكرة كأن يكفن النواة الغموض حتى الاطلاق الرسمي في يناير؟ |
Bunlar Nucleus'u kapatmamdan önce geriye kalan artıklar. | Open Subtitles | كل هذا بقايا من الوقت قبل ان انهي مشروع النواة |
O resimler doğru ölçeklere göre çizilmemiştir, bu yüzden yanlıştırlar. O zaman Çekirdek ne kadar büyüktür? | TED | حسنا، تلك الصور، لم ترسم بسلم، فهي خاطئة نوعا ما. ما مدى كبر النواة إذن؟ |
Atom futbol stadyumu büyüklüğünde bir top gibiyse ve ortasında Çekirdek ile kenarlarında elektronları varsa, Çekirdek ile elektronların arasında ne bulunuyor? | TED | فإن كانت الذرة بحجم ملعب كرة قدم، بنواة في مركزه، والإلكترونات على الحافة، ما الذي يوجد بين النواة والإلكترونات؟ |
Çekirdek ile elektronların arasında geniş boş alanlar bulunmaktadır. | TED | بين النواة والإلكترونات، هناك مناطق شاسعة من المساحات الفارغة. |
Güçlü nükleer kuvvet olarak bilinen olay, bu geritepmeyi alt etmeye ve çekirdeği sağlam tutmaya çalışır. | TED | ظاهرة تعرف بـ القوة النووية الشديدة تناضل من أجل التغلب على هذا التنافر لتبقي النواة بحالة استقرار. |
Tek çekirdeği 50,000 dolar eden nadir bir element. | Open Subtitles | عنصر نادر جداً النواة وحدها قيمتها أكثر من 50 ألف دولار |
Elektrik yüklerin bu çakışması alfa parçacıklarının çekirdeği parçalamasını önleyen şeydi. | Open Subtitles | هذا التعارض في الشحنات الكهربائية هو ما كان يمنع جسيمات ألفا أن تشطر النواة. |
Kaptan, duyabiliyor musunuz, çekirdeğe yakından çekmiş olmalıyız. | Open Subtitles | قبطان , لا أعلم إذا ما كنت تستطيع سماعي لكن يبدوا أننا سحبنا قريباً إلى النواة |
İki protonu olan çekirdeğin element sayısı ikidir helyum olarak bilinir. | Open Subtitles | النواة ذو البروتونين تشكل العنصر رقم 2 والمعروف أيضاً بإسم الهيليوم |
Sınav kağıtlarını Pip çaldı ve odalarına koymak için beni kullandı. | Open Subtitles | سرقت النواة صحف الإمتحان وهو حصل عليني لوضعهم في غرفهم. |
Bununla birlikte çekirdekte enerjinin iletilmesini de nötrinolar sağlıyor. | TED | فهي في الواقع، مسؤولة عن نقل الطاقة الكامنة في النواة. |
çekirdeğini yüksek yoğunluklu polimerle değiştirdim. | Open Subtitles | استبدلت النواة بنواة من البوليمر بكثافة عالية |
Biri şeker kaplı ve diğeri pelte dolu çekirdekli. | Open Subtitles | أعطني مشروباً زجاجياً والآخر هلامي مجمد النواة |
çekirdeklere bakın. Sol taraftaki hücredeki çekirdekler hayvanda, sağ taraftaki petri kabında. | TED | انظروا إلى النواة, نواة الخلية الموجودة على اليسار موجودة في الحيوان. والتي على اليمين موجودة في الصحن |
Yoğunluk çok fazla arttığı zaman Çekirdek çökmeye direnebilir. Bunun sonucunda da çekirdekteki tüm maddeler dışarı doğru saçılır. | TED | أثناء هذه الكثافات العالية الشديدة، تقاوم النواة مصير الانهيار، ونتيجة لذلك؛ ترتد كل هذه المواد المنهارة من النواة. |