Anlayacağın, bu gemi nükleer enerjili. Telsizler dışında her şey. | Open Subtitles | كل هذه المعدات تعمل بالوقود النووى ماعدا اللاسلكى الخاص بك |
Biri o nükleer silahı patlattı. Bu bir terörist eylemiydi. | Open Subtitles | شخص ما شغل ذلك المفجر النووى هذا كان عمل إرهابى |
Devam edin, Bay Bond. Bay Ling, fabrikadaki Kızıl Çin ajanı? nükleer fizyonda bir uzman... | Open Subtitles | سيد لينج العميل الصينى بالمصنع متخصص بالإنشطار النووى |
15 saniye. Girip çıkacaksın. DNA eşleşmesi yapacağız ve bitecek, tamam mı? | Open Subtitles | خمسة عشر ثانية تدخلين وتخرجين نأخذ عينة الحمض النووى وينتهى كل شئ |
DNA veritabanıma göre bu tip 814 katrilyonda bir bulunuyor. | Open Subtitles | حسناً، طبقاً لبيانات الحمض النووى الأنواع 418 كدريليون إلى واحد |
Ayrıca denizaltı, nükleer güçlü. Bir radyoaktif iz sürücüyle onu izleriz. | Open Subtitles | وايضا الغواصة تعمل بالوقود النووى وسوف نضع جهاز يرصد اى مصدر مشع |
nükleer misilleme riskini göze alamaz. | Open Subtitles | لا يجرؤ على المُخاطره خوفاً من انتقامنا النووى |
Avrupa'da her gün göstericiler tek taraflı nükleer silahsızlanma istiyor. | Open Subtitles | فى أوروبا كلها مظاهرات يوميه تطالب بنزع السلاح النووى من طرفنا |
Hiç kimse onun bir nükleer bilim adamının Yugoslavyalı ikinci karısı olduğuna inanmaz. | Open Subtitles | لا احد سيصدق انها الزوجة اليوغسلافية الثانية للعالم النووى |
Burda aylak bir şekilde, sizin nükleer bir katliama yol açabilecek muhtemel deliliğinizi izleyemem. | Open Subtitles | لا استطيع ان اقف هكذا لاشاهد انفسنا نتجه الى الجنون النووى المحتمل |
nükleer silahlarımızı kullanabilmek için kararname. | Open Subtitles | انه الامر التنفيذى للاستعداد الكامل لاستعمال رادعنا النووى |
Rusya'daki nükleer silah olayıyla ilgili bilgiler hala yetersiz. | Open Subtitles | المعلومات عن حادثة السلاح النووى فى روسيا مازالت سطحية |
Oda sıcaklığındaki nükleer füzyon teorisidir. | Open Subtitles | انها نظرية امكانية الانشطار النووى مع نفس درجة حرارة الغرفة |
Quantico, nükleer tehdidi orta seviye taktikçilere bildirmek için izin istiyor. | Open Subtitles | يريد الخبراء نقل التهديد النووى للمتسوى المتوسط بين الجهات التكتيكية |
Bildikleri İkinci Dalga teröristlerinin izlerini sürüyorlar, ve ayrıca silah yapılabilecek çalıntı nükleer maddeleri araştırıyorlar. | Open Subtitles | يحاولون تتبع كل ما يعرفونه عن الموجة الثانية ويحاولون ايضا ان يحددوا مواد ودرجة السلاح النووى المسروق |
Hassan SD-6'dan o nükleer silahı aldığında, sen Hassan'ın üssüne girdin. | Open Subtitles | عنما اشترى حسن السلاح النووى وأنتى سرقتى الجزء الرئيسى فيه. |
O yaratık DNA'sı, ordumun hazır olabilmesi için tek şey. | Open Subtitles | ذلك الحمض النووى الفضائي هي الطريقة الوحيدة لتجهيز جيشي المقاتل |
O yaratık DNA'sı, ordumun hazır olabilmesi için tek şey. | Open Subtitles | ذلك الحمض النووى الفضائي هي الطريقة الوحيدة لتجهيز جيشي المقاتل |
Eğer şimdi insan DNA'sını kullanmazsak, bunu bir başkası yapacak. | Open Subtitles | إن لم نستخدم الحامض النووى البشرى الاَن, فسيستخدمه شخص اَخر |
Üstelik modern bilimin özellikle DNA sayesinde geçmiş hakkında aydınlatıcı fikirler verebileceğini biliyorlardı. | TED | ولقد علموا أن العلم الحديث، خصوصا الحمض النووى يمكن أن توفر رؤى مضيئة عن الماضي. |
Protokolleri NEST Ekibi'ne dağıtmanız gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن تقوم بتوزيع البروتوكولات إلى فريق البحث النووى |
Hayır, ama örnekleri CODIS'te araştırınca... uyan bir tane buldum. | Open Subtitles | لا, ولكن بعد ان قمت بتحليل عينات الحامض النووى صدمت |