Hamile kadınlar kilo alır, kilo vermezler. | Open Subtitles | تَزدادُ النِساءُ الحبلى وزناً و هم لن يَفْقدونَه |
Ama kadınlar sık sık fikir değiştirir diye düşündüm. | Open Subtitles | لكن ثمّ إعتقدتُ، تُغيّرُ النِساءُ آرائهم كُلّ الوَقت. |
Romalı kadınlar, deri kayış takarlardı. | Open Subtitles | لَبستْ النِساءُ الرومانياتُ أشرطةُ جلديةُ. |
kadınlar, tıp öğrencilerinin spermleri için tonla para döküyor. | Open Subtitles | تَدْفعُ النِساءُ دولاراً أعلى لحيمنِ طُلابِ الطبّ. |
kadınlar bebek ayakkabılarına bayılırlar. Çok tatlı olduğunu düşünürler. | Open Subtitles | تَحب النِساءُ أحذيةَ الطفل الرضيعِ يَعتقدونَ بأنّه لطيفُ |
Evleri kadınlar, savaşları erkekler yapar... ve içkiyi. | Open Subtitles | تَجْعلُ النِساءُ البيوتَ. يَجْعلُ الرجالُ الحروبَ... ومشروباتروحية. |
Yani, kadınlar memişleri açık geziniyor etrafta. | Open Subtitles | أَعْني، يَتجوّلُ النِساءُ حوله بتَدلّي hoo hoosهم. |
Çocuklar okula, kadınlar tarlaya gidiyor. | Open Subtitles | يَمْشي الأطفالُ لتَعَلّم، تَذْهبُ النِساءُ إلى الحقولِ... |
Hong Kong, özgür bir ulus oluyor, ve bu habere bir dakikadan fazla zaman ayırırsak, kadınlar Madonna'nm saç diplerinin beyazlayıp beyazlamadığını görmek için, Channel Two'ya zaplıyorlar. | Open Subtitles | هونك كونك تُصبحُ a أمَّة حرَّة، إذا نَعطيه أكثر مِنْ الدقيقة... . . تُقلّبُ النِساءُ للرُؤية سواء قصّرَ مادونا جذورها. |