nehir viskiden olaydı içine dalar, bir daha da çıkmazdınız değil mi? | Open Subtitles | إن كان النّهر نهرَ خمرٍ، ستغوص فيه ولن تخرج منه، صحيح؟ |
Fermuarı aç, huniyi yerleştir ve bırak nehir aksın gitsin. | Open Subtitles | فقط فكّي السّحاب، ضعيه بداخل سروالك، ودعي النّهر يمشي من خلاله. |
Belki de nehre düşmüş ya da yemek eksikliğinden ölmüştür. | Open Subtitles | ربما دخل النّهر .أو مات من جراء نقص الطعام المناسب |
Bizi nehre içine sokacaksın. Aracı durdur, durdur aracı. | Open Subtitles | ستغرقنا في النّهر أوقف السّيارة, أوقف السّيارة |
Emma ile nehirde buluşmak, ve onu takip eden ilk öpücük. | Open Subtitles | قابلت إيما في النّهر تلك القبلة الأولى التي كانت متواصلة |
Nereye kadar çekildiğini, oluşan nehri, göçükleri görebilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنم أن تروا التخوم تتراجع، يمكنم أن تروا هذا النّهر يجري تشكّيله، يمكنكم أن تروه يتضاءَلَ. |
Burası, Nehrin altındaki su arıtma tesisine gidiyor. | Open Subtitles | نهاية هذا النّفق هو محطّة معالجة مياه عِند النّهر. |
Evini nehirden az daha öteye kurmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | لربّما تودّ أن تبني ذلك المنزل أبعد قليلًا من النّهر. |
nehir kıyısına gelme nedenini de anlayabiliyordum sanırım. | Open Subtitles | لقد شعرتُ أني كنتُ أعرف سبب قدومه إلى ذلك النّهر أيضاً |
nehir artık durdurulamaz. | Open Subtitles | لم يعُد بالإمكان إيقاف تدفّق مياه النّهر |
Dönüşte nehir yolunu kullanın. Orası temiz. | Open Subtitles | إرجع عن طريق شارع النّهر لا يوجد به أحد |
Tepe'nin ya da nehir'in ötesine bakmanı öneririm. | Open Subtitles | أقترح عليك أن تجرّب حظّك "في "الهضبة العليا" أو "ضفّة النّهر |
Anlayacağınız, nehir'e girerken onu kimse görmemiş. | Open Subtitles | . أعني، لم يرها أحدٌ تدخل إلى النّهر |
Önce nehre girelim sonra ne yapacağımıza bakarız, tamam mı? | Open Subtitles | لِنضعه على النّهر أولاً... ومن ثمّ نقرّر لاحقاً اتفقنا ؟ |
nehre düştüğünde seni sudan çıkaranlar Shimadalardı. | Open Subtitles | و، لَقد كان شيمادا و هيروسي، من أنقذاكَ عندما سقطتّ في النّهر. |
nehre gidin. | Open Subtitles | حتّى النّهر, دينتون ارجعى, ابكس |
nehre balık tutmaya gittim, bir geldim buradalardı. | Open Subtitles | أنا فقط نزلت إلى النّهر لاصطياد بعض الأسماك ...وعندما عدت وجدته هناك |
Emma ile nehirde buluşmak, ve onu takip eden ilk öpücük. | Open Subtitles | قابلت إيما في النّهر تلك القبلة الأولى التي كانت متواصلة |
Bir gün kızına seni nehirde ölü bulduğumu söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أكون الشخص الذي .. يُخبر ابنتك أنني كنت مُضطّراً لأن أُخرجك من النّهر ليلة ما |
Doğu nehri'nde bir teknede 1 2 ölü var. Orlov dahil. | Open Subtitles | على طول النّهر الشّرقي، عُثر على 12 قتيلاً، بما فيهم (أورلوف). |
Nehrin kenarında ev kurmak istiyorum. Gecelerini kapımı kilitleyebilmek istiyorum. | Open Subtitles | أريدُ بناء منزل لي عند ذلك النّهر حيث يُمكنني أن أوصد بابي اللّعين عليّ ليلًا. |
Ben de eğlenceli ve hayat dolu görünmeni istiyorum daha yeni nehirden çıkarılmış bir ceset gibi değil. | Open Subtitles | أردتُ فقط التأكّد من ظهورك بمظهر المرِح والمفعم بالحياة، وليس كجثّة استخرجوها للتوّ من النّهر. |