"الهاربون" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kaçaklar
        
    • kaçak
        
    • kaçakları
        
    • kaçan
        
    • Firariler
        
    • Kaçakların
        
    • kaçaklarla
        
    Bu toplumun umursamadığı insanlar bir köşeye atılanlar, Kaçaklar,.. Open Subtitles لهؤلاء الذين لا يفتقدهم المجتمع المهجورين الهاربون
    Kaçaklar Grand Central İstasyonu'nda köşeye sıkıştılar. Open Subtitles حوصر الهاربون أخيراً فى محطة المترو الكبيرة
    Bazen Kaçaklar ortadan tamamen kaybolabiliyor. Open Subtitles أحياناً الهاربون يختفون عن الأنظار تماماً
    Sizi kaçak piçler muhtemelen beni duyamazsınız... Open Subtitles غالباً أيها الأوغاد الهاربون لا تستطيعون سماعي
    Bu kaçak kölelere farklı adlar takıldı ve onlar Open Subtitles العبيد الهاربون اخترعوا الجينجا
    Tanrım, vajinamın içinde Meksikalı kaçakları saklayabilirsin. Open Subtitles سيد المسيح, أنت يمكنكَ أن تأخذ المكسيكيون الهاربون خارج البلاد . في مهبلي
    Ulusal haberlerde ise, llinois'deki Fox River Cezaevi'nden kaçan 8 mahkumun hala bulunamadığı... Open Subtitles في الأخبار المحلية، الثمانية الهاربون من نهر فوكس مازالوا
    Bu Kaçaklar kendinden emin şekilde dolaşabiliyor. Open Subtitles هؤلاء الهاربون على ثقة بما يكفي للسير بُحرّية.
    Kaçaklar daima kendilerini güvende hissedecekleri bir yere kaçarlar. Open Subtitles الهاربون دائماً يذهبون الى المكان الذي يشعرون في بالأمان.
    "Kaçaklar daima kendilerini güvende hissedecekleri bir yere kaçarlar." Open Subtitles الهاربون دائماً يذهبون الى المكان الذي يشعرون في بالأمان.
    Özgürlüğe, hem yakın hem de çok uzak daha şanssız olan arkadaşları morgun yolunu tutarken hayatta kalan Kaçaklar, Henri Young ve Rufus McCain geri götürüldüler. Open Subtitles قريبا جدا ، لكنة مازال بعيداً جدا عن الحرية الهاربون الناجون هنرى الصغير و روفس مكين تم حبسهم مرة اخرى بينما رفقائهم تعساء الحظ كانوا على موعد مع المشرحة
    Özgürlüğe, hem yakın hem de çok uzak hayatta kalan Kaçaklar, Henri Young ve Rufus McCain geri götürüldüler daha şanssız arkadaşları morgun yolunu tutarken. Open Subtitles قريبا جدا ، لكنه مازال بعيدا جدا عن الحريه الهاربون الناجون هنرى الصغير و روفس مكين تم حبسهم مره اخرى بينما رفقائهم تعساء الحظ كانوا على موعد مع المشرحه
    Aradığımız Kaçaklar yakın zamanda terk edilmiş bir depoya girmek için bir süblimleşme cihazı kullandı. Open Subtitles الهاربون الذين نطلبهم... استخدموا مؤخّراً جهاز تصعّد ليدخلوا إلى منشأة تخزين مهجورة.
    Bütün Kaçaklar, saklansanız iyi olur! Open Subtitles على جميع الهاربون الإختباء
    Şu kaçak mahkumlar. Kasabadalar. Open Subtitles المجرمون الهاربون إنهم بالمدينة
    Belki de hiç "kaçak'ta" oynamadım. Open Subtitles لربّما لم أكن أبداً ضمن مسلسل "الهاربون"
    3 Amerikalı kaçak bir tren soygunu sırasında üç Narkotik ajanını öldürdü. Open Subtitles "الأمريكان الهاربون قتلوا ثلاثة من قسم مكافحةالمخدراتاثناءسرقةقطار "
    Asker kaçakları köpekler gibi avlanırlar. Open Subtitles الهاربون سيتم اصطيادهم كالكلاب
    Kanun kaçakları bölümünden ilginç bir şey geldi. Open Subtitles الهاربون عِنْدَهُمْ إِهْتِمام شيءِ.
    - Hapishaneden kaçan... mahkumları arıyoruz. Open Subtitles حسناً، نحن نبحث عن عن السجناء الهاربون
    Firariler geri döndü! Open Subtitles الهاربون, لقدْ عادوا
    Öyleler. Lakin biz Kaçakların asi olduğu bir zamanda yaşıyoruz. Open Subtitles بالفعل , الآن نعيش زمن حيث يقود الهاربون ثورة
    - Biz kaçaklarla... anlaşma yapmayız! Open Subtitles نحن لا نعقد الأتفاقيه مع السجناء الهاربون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more