Çalışan tek araba belki de bizde. - Tehlikeyi atlatana kadar durmam. | Open Subtitles | غالباً نحن معنا السيارة الوحيدة التي تعمل لن نتوقف حتى نكون بمأمن |
Mutfağımda Çalışan tek alet konserve açacağıydı, çünkü eğer yiyecek konservede gelmezse, donmuş olarak bir kutuda gelirdi. | TED | الأداة الوحيدة التي تعمل في مطبخي كانت محطمة العلب , لأنه ان لم يأتي معلباً أتى مثلجاً في صندوق |
Orada Çalışan tek hemşire ben değilim. | Open Subtitles | نعم.. انا لست الممرضة الوحيدة التي تعمل لديهم |
Tek bildiğim bunun Çalışan tek araba olduğu. | Open Subtitles | أنا فقط أعرف أنها واحدة من السيارات الوحيدة التي تعمل. |
Orada Çalışan tek hemşire ben değilim. | Open Subtitles | -في مدرسة التمريض أجل أنا لست الممرضة الوحيدة التي تعمل هناك |
Çalışan tek araba sende. | Open Subtitles | لديك السيارة الوحيدة التي تعمل. |
Çalışan tek bir araba var. | Open Subtitles | لديك السيارة الوحيدة التي تعمل. |
(Gülüşmeler) Tamamen güneş enerjisiyle Çalışan tek kolejdi. | TED | (ضحك) إنها الكلية الوحيدة التي تعمل كهرباءها على الطاقة الشمسية بالكامل |
Burada Çalışan tek kişi ben miyim? | Open Subtitles | هل أنا الوحيدة التي تعمل هنا؟ |
55 yaş altında Waffle Shack'te Çalışan tek Laura bu. | Open Subtitles | هي (لورا) الوحيدة التي تعمل في "وافل شاك" التي تحت 55. |
Çalışan tek insan sen değilsin, bunu biliyorsun. | Open Subtitles | لست الوحيدة التي تعمل |