Seni tüm gece burada bırakabilirim ama sonra evrak işlerini benim yapmam gerekecek. | Open Subtitles | حسناً، يُمكن أن أتركك تبقى حتى الصباح، لكنّي سأضطرّ حينها للقيام بالعمل الورقي. |
Sigorta şirketi hemen taburcu edilmesini istiyor, ben de evrak işlemlerini biraz sallayıp, hastalığıyla nasıl başa çıkacağını anlatmak istiyorum. | Open Subtitles | الآن شركة تأمينه تريد صرفه فوراً أريد أن أزيد العمل الورقي قليلاً أبقه هنا فترة أطول وأعلمه كيف يتعامل مع مرضه |
Ona bir şey olursa, yapmam gereken bir sürü evrak işi falan olacak. | Open Subtitles | أي شيئ سيحدث له، سيكون لدِيّ الكثير من العمل الورقي لاملأه |
Çünkü 2009 yılındayız ve halen sütü küçük kağıt bir kutuya koyuyoruz. | Open Subtitles | لأننا في العام 2009 ولا نزال نضع الحليب في ذلك الصندوق الورقي |
Bir devlet üniversitesinde profesördü; bu sayede kağıt işlerinin nasıl olduğunu çok iyi bilir. | TED | لقد كان أستاذا جامعيا في جامعة الولاية؛ فهو يعرف كيف يبدو العمل الورقي. |
Üstündeki o deli saçması krepon kağıdı zırvalığını çıkart! | Open Subtitles | اخلع ذلك الهراء الورقي المجنون الغبي عنك |
Akademide bize öğrettikleri yalnızca evrak işlerini nasıl yapacağımızdı. | Open Subtitles | كل ما علمتنا إياه في الأكاديمية كيف نقوم بالعمل الورقي |
evrak işlerini yapmalıyım. Hey, Georgie, Georgie, hadi ama. | Open Subtitles | وعليّ زرع الأدلة وعليّ القيام بالعمل الورقي |
Geziyi ben yaparım diyorsan evrak işini de kendin hallet, diğerlerinin yaptığı gibi. | Open Subtitles | قلت، إذا كنت تريد الذهاب بجولة، ستعمل العمل الورقي بنفسك، مثل الآخرين |
Cezaevi programının bir ton evrak işi oluyordu. | Open Subtitles | برنامج المسجونين يتطلب كثير من العمل الورقي |
Bana dağ kadar evrak gönderen cinsinden mi? | Open Subtitles | النوع الذي يرسل لي جبالاً من العمل الورقي ؟ |
Bir ceset yok ama bi sürü evrak işi var | Open Subtitles | لا توجد جثث هامدة. إنّما الكثير من العمل الورقي. |
Burada olmak mı yoksa orada olup evrak işi yapmak mı daha kötü ona karar veremedim. | Open Subtitles | الأسوأ من كوني هنا هو قيامي بالعمل الورقي. |
Bu arada tüm evrak işleri, tüm yazım işlemleri 50.000 civarı olacak. | Open Subtitles | علي ما ينتهي العمل الورقي ستكمل حوالي 50000 شطب بتكلفة كاملة؟ |
Zamanımız tükeniyor. evrak işlerini çoktan ayarlamaya başladığını söyledi. | Open Subtitles | الوقت ينفذ منا، إنه يقوم بالعمل الورقي فعلاً |
Bu sevimli kağıt feneri, bir Çin mağazasından almıştım. | Open Subtitles | إبتعت هذا الفانوس الورقي الرائع من متجر صيني |
Bu sevimli kağıt feneri, bir Çin mağazasından almıştım. | Open Subtitles | إبتعت هذا الفانوس الورقي الرائع من متجر صيني |
Ve kağıt ağırlığına dün gece olan bu şey. | Open Subtitles | وبعد ذلك ليلة البارحة ذلك الشيء مع الوزن الورقي. |
Belki bu gece kağıt Fener'e gideriz, ne dersin? | Open Subtitles | لربما الليلة يمكننا الذهاب الى الفانوس الورقي ؟ |
- Dün gece saat 8'de kağıt Fener'de. | Open Subtitles | ليلة البارحة في الساعة الثامنة الفانوس الورقي |
Kese kağıdı taktığında pek de iyi görünmediğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | لقد احسست ان الكيس الورقي ليس جيدا |
O Kâğıt işi, bizim aşkımızın somut bir parçası hâline geldi. | TED | أصبح العمل الورقي جزئاً معقدا من قصة حبنا. |
Çoğu insan kâğıdı seçer. | TED | اكثر الناس سوف يختارون الكيس الورقي |