"الوقت والطاقة" - Translation from Arabic to Turkish

    • zaman ve enerji
        
    • vakitle enerji
        
    Eli durumunuzla ilgili olarak telafi edemeyeceğimiz kadar çok zaman ve enerji harcıyor. Open Subtitles ايلاي يقضي الكثير من الوقت والطاقة على المأزق التي أنت فيه أكثر مما نحتمل
    Pekala, işini yap sen o zaman. Neyi neden yaptığımı sana anlatmaya çalışırken çok zaman ve enerji harcadım. Open Subtitles سأتركك في عملك إذاَ قضيت الكثير من الوقت والطاقة
    Ondan nefret etmeye harcadığım onca zaman ve enerji bir hiç uğrunaymış. Open Subtitles كلّ ذلك الوقت والطاقة الذين أهدرتهما في كرهه. كلّ ذلك كان عبثاً، قُضي الأمر ولقد خسرنا.
    Kardeşimle bizi birbirimize düşürmek için harcadığım tüm bu vakitle enerji yok mu? Open Subtitles أتعلم، كلّ الوقت والطاقة الذان حاولت بهما إيقاع الضغينة بيني وبين أخي...
    Kardeşimle bizi birbirimize düşürmek için harcadığım tüm bu vakitle enerji yok mu? Open Subtitles أتعلم، كلّ الوقت والطاقة الذان حاولت بهماإيقاعالضغينةبينيوبين أخي...
    İşe girip giremeyeceğini önceden söylemeleri gerek böylece saçını ve tırnaklarını yaptırmak için o kadar zaman ve enerji harcamazsın ve evde oturup diğer iş olanaklarına bakabilirsin. Open Subtitles مثل أنهم يجب أن يذكروا لكِ من البداية إذا ماكنتي ستحصلين على الوظيفة أو لا وبالتالي لست في حاجة إلى إضاعة الوقت والطاقة
    Sahtelik ve palavralara zaman ve enerji harcayamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني هدر مزيد من الوقت والطاقة على الخداع والهراء.
    Sahtelik ve palavralara zaman ve enerji harcayamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني هدر مزيد من الوقت والطاقة على الخداع والهراء.
    zaman ve enerji tasarrufu için cihaz kullanımını izleme. Open Subtitles مراقبة استخدام الجهاز لتوفير الوقت والطاقة
    Ve senin cinayet masan, onun Freebo olduğunu düşünüp ölü bir adamı arayarak zaman ve enerji harcıyorlar. Open Subtitles "وفرقتك تعتقد أن القاتل هو "فريبو وهم يضيعون الوقت والطاقة بالبحث عن رجل ميت
    Bunun için çok fazla zaman ve enerji harcadım. Open Subtitles لقد وضعت الكثير من الوقت والطاقة فيه.
    Güvenlik perspektifinden baktığımızda Suriye'deki milyonlarca çocuğun savaş içinde büyümesi ve okuldan uzak kalması uzun dönem etkisi açısından IŞİD'in elinde bulunan bütün silah envanterinden daha tehlikeli. En az IŞİD'e askeri alanda verdiğimiz karşılık kadar bu konuya zaman ve enerji harcamalıyız. TED من منظور أمني، التأثير طويل الأمد لوجود ملايين الأطفال في سوريا الذين كبروا وهم يعرفون الحرب فقط ولا يذهبون إلى المدرسة، هذا تهديد أخطر بكثير على الاستقرار من كل أسلحة داعش مجتمعة، ويجب علينا أن نبذل نفس الوقت والطاقة لمواجهته بنفس القدر الذي بذلناه حين واجهنا داعش عسكريًا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more