"الى هُنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Buraya
        
    Yani Buraya bunlar düşünmek için mi geldin? Open Subtitles إذا أنت عدتَ الى هُنا لمجرد التفكير بالأمر؟
    Ayda birkaç kez bakım ve rehabilitasyon merkezinden Buraya getiriliyor. Open Subtitles تأتي الى هُنا بضع مرات في الشهر، من العاملين المهرة مجال التمريض المُرفق
    Gelip Buraya oturun hemen gelip, oturun Open Subtitles حسناً ، لأنه يجب أن تأتى وتجلسى هُنا حسناً، يجب أن تأتى الى هُنا حالاً وتجلسى
    Polisin Buraya geldiğinde ne diyeceğini merak ediyorum. Open Subtitles أتسألُ ما الذي سيقولهُ رجال الشرطة عندما يحضروا الى هُنا
    Onu Buraya bir taksi bırakmış ve geri almamış. Open Subtitles سيارة أجرة قامت بأيصالها الى هُنا أنا لم أحضرها
    Beni Buraya getirmek için çok can feda ettiniz. Open Subtitles لقد ضحيتم بالكثير ، من أجل تسليمى الى هُنا.
    Beni Buraya getirmek için çok can feda ettiniz. Open Subtitles لقد ضحيتم بالكثير ، من أجل تسليمى الى هُنا.
    Beni Buraya boş duvara bakmaya mı getirdin? Open Subtitles أحضرتني الى هُنا لكي أنظرُ الى جدارُ فارغُ
    Bu şartlar altında Buraya gelmek zorunda kaldığınız için özür dilerim. Open Subtitles نأسف لجعلكِ تأتين الى هُنا في هذهِ الظروف
    Ne cüretle Buraya gelip anlamadığımı söylersin? Anlıyorum. Open Subtitles كيف تجرُؤين على الإتيان الى هُنا والقول بأنّني لا أفهم؟
    Buraya ilk gönderildiğimde tecritte çok zaman geçirdim. Open Subtitles عندما ارسلت الى هُنا اول مرة قضيت الكثير من الوقت في العزلة
    Buraya geldiğimizden beri arabaya dönen olmadı. Open Subtitles لم يرجع احد الى السيارة منذ وصلنا الى هُنا.
    Buraya geldiğimden beri bu aileye yardım etmeye ve onu korumaya çalışmaktan başka bir şey yapmadım. Open Subtitles عندما أتيت الى هُنا, لَم افعل شيئاً سوى أني أُحاول حماية هذه العائلة.
    Buraya geldiğinden beri her şey kötüye gitti. Open Subtitles منذُ أن أتيت الى هُنا, الامور أصبحت أسوء من قبل.
    Kolyeyle birlikte Buraya gelmeniz için yirmi saniyeniz var. Open Subtitles لديكما 20 ثانية لتخرجوا الى هُنا بالعُقد.
    Hepiniz bana sırt çevirdiniz şimdi de başın belaya girince utanmadan Buraya gelip sığınmaya kalkıyorsun. Open Subtitles لقد تركتموني جميعاً, والان انتي في ورطة, ولديكِ الجُرأة في ان تأتي زاحفة الى هُنا
    Buraya gel. Buraya gel. Open Subtitles لجَمالية خلقي التي انا عليها. تعال الى هُنا. تعال هُنا.
    Sana Buraya gelmemeni söylemiştim. Open Subtitles اعتقد بأنّي قلتُ لكِ بأن لا تأتي الى هُنا.
    Arabana atlayıp Buraya gelirken burada Tanrı'nın oturmuş bekliyor olacağını düşünmedin, değil mi? Open Subtitles عندما ركبتِ في سيارتكِ وقُدتِ الى هُنا, لم تتوقعي بأن يكون الاله جالساً هُنا, اليس كذلك؟
    Ben asıl bugün Buraya gelen FBI ajanı için endişeleniyorum. Open Subtitles أنا قلقٌ أكثر بشأن عميلكِ من المباحث الفيدرالية ألذي جاءَ الى هُنا اليوم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more