Sana bir şey söylememeliyim fakat Yale'e gidiyorsun. | Open Subtitles | لم يكن من المفترض ان أقول أي شيء ولكن ستذهبين الى يال. |
Bak, Yale'e girmek hayatlarımızı değiştirecek. | Open Subtitles | انظري, الدخول الى يال ستغير حياتنا |
Yale'e girmek için not ortalamamı yüksek tutmam gerek. | Open Subtitles | أحتاج الى جعل معدلي عالي لأدخل الى يال |
Beni otelde çalıştırdı, Yale'e gönderdi. | Open Subtitles | جعلتني اعمل في الفندق, ارسلتني الى يال |
Ayrıca, son duyduğuma göre Desiree bu sonbahar dönemi için Yale'e kabul edilmiş bile. | Open Subtitles | الى جانب , اخر ماسمعت ان ديزاير قبلت للانضمام الى (يال) هذا الخريف |
Yale'e girmek istediğini duydum konuşurken. | Open Subtitles | - رجاء , لقد سمعتك تتحدثين عن ذهابك الى ( يال ) |
O, kızı ve Yale'e girmek için kalan son şansımı da bozmadan önce! | Open Subtitles | وكل فرصة لذهابي الى( يال) - وضعت استدعاء على موقع " فتاة النميمة " |
Yale'e girmek için o kadına şantaj yapmayacaksın. | Open Subtitles | - لن تبتزي تلك المرأه لتذهبي الى ( يال ) |
Sen Yale'e gidersen... | Open Subtitles | اذا ذهبت الى يال نعم. |
Babam Yale'e gitmişti. | Open Subtitles | (والدي ذهب الى (يال |