Altı ay sonra, şirketin resmi olarak açılmasından önceki gün hâlâ çalışan bir internet siteleri yoktu. | TED | مرت ستة أشهر، وأتى اليوم الذي يسبق يوم افتتاح الشركة، ولا وجود لأي موقع مسيَّر بعد. |
Tam şu anda, doğum gününüzden bir önceki gün için takviminizde bir toplantı koyun. | TED | لذا على الفور ضع في تقويمك طلب الاجتماع وذلك في اليوم الذي يسبق يوم مولدك القادم. |
Zaman kodlarına göre, cinayetten önceki gün. | Open Subtitles | بالنظر إلى الوقت, إنه اليوم الذي يسبق يوم الجريمة |
Mayıs ayında, bir öğleden sonra ilk komünyonumdan bir gün önce güneyden iki kadın geldi. | Open Subtitles | في ظهيرة أول يوم في مايو اليوم الذي يسبق مناولتي الأولى جاءت امرأتان من الجنوب |
Nişanlanmadan bir gün önce o garsonla takıldığında da. | Open Subtitles | كنت تمزح مع صديقتك السابقة وتجاهلت ان تخبرها بأنّك متزوّج كنت هناك عندما حاولت مغازلة النادلة في اليوم الذي يسبق خطوبتك |
Babanla sen o ölmeden bir gün önce kavga ettiniz. | Open Subtitles | أنت ووالدك تشاجرتما في اليوم الذي يسبق موته |
Ben ölmeden önceki gün orada olmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تكون موجوداً في اليوم الذي يسبق إعدامي |
Etkinlikten bir önceki gün şirketin halkla ilişkiler müdürünü aradım. | TED | ففي اليوم الذي يسبق المؤتمر . أتصلت برئيس العلاقات العامة لتلك الشركة . |
Yılbaşından önceki gün. | Open Subtitles | اليوم الذي يسبق رأس السنة الجديدة |
Babamın kaybolmasından önceki gün. | Open Subtitles | .في اليوم الذي يسبق يوم اختفاء والدي |
Durusmasindan önceki gün biri evine girip o uyurken ona yatistirici bir madde enjekte edip dilini kesti. | Open Subtitles | حسناً، في اليوم الذي يسبق مُحاكمته، اقتحم شخص ما شقته وبينما كان نائماً... حقنوا له بعض المسكّنات وقطعوا لسانه. |
Duruşmasından önceki gün biri evine girip o uyurken ona yatıştırıcı bir madde enjekte edip dilini kesti. | Open Subtitles | حسناً، في اليوم الذي يسبق مُحاكمته، اقتحم شخص ما شقته وبينما كان نائماً... حقنوا له بعض المسكّنات وقطعوا لسانه. |
İsim ithafından önceki gün Danny, Wayne Lowry'i aramış. | Open Subtitles | اليوم الذي يسبق تكريس الرصيف "داني" اتصل بـ "واين لاوري" |
Doğum günümden önceki gün. | Open Subtitles | اليوم الذي يسبق يوم ميلادي |
- Öldürülmeden bir gün önce çiçeklerle, | Open Subtitles | لقد ذهبت لمنزلها في اليوم الذي يسبق موتها |
Buldum. Köprüdeki ilk olaydan bir gün önce kesilmiş. | Open Subtitles | هاهي, هذه بطاقة الموقف في اليوم الذي يسبق بدء قضية الجسر |
Buraya duruşmadan bir gün önce gelip Bayan Hughes, O'Brien ve benimle konuşacak. | Open Subtitles | سيأتي هنا في اليوم الذي يسبق المحاكمة للتحدث في التفاصيل معي والسيدة هيوز وأوبراين |
Kayıtlara göre, soygundan bir gün önce kasana gitmişsin. | Open Subtitles | لأن السجلات تشير إلى أنك ولجت الصندوق في اليوم الذي يسبق السرقة |
Üzgünüm, ama bir gelenek olarak, doğum günümden bir gün önce, | Open Subtitles | آسفة كتقليد اليوم الذي يسبق عيد ميلادي |
Mauricio Sanchez ölü bulunmadan bir gün önce onunla yaptığın kavga hakkında. | Open Subtitles | بشأن شجارك مع (موريسيو سانشيز) الذي حصل في اليوم الذي يسبق وفاته. |
Yani nikâhtan bir gün önce. | Open Subtitles | اليوم الذي يسبق الحفل. |