Amazon altı yıl boyunca yatırımcılarına herhangi bir kar ödemesi yapmadan devam etti ve insanlar sabrettiler. | TED | استمرت امازون لمدة 6 سنوات بدون ارجاع اي ارباح للمستثمرين. كان لهم الصبر |
Ama ne yazık ki şifre falan yok! Ve diyorum ki, Amazon'dan satın almaya hazır olduğum lüks malları düşündüğümde bu durum kabul edilemez! | Open Subtitles | لكن للأسف بدون أناس واعية , وبالنظر لكل المواد التي إشتريتها من موقع امازون ببطاقتي |
Bakın biraz önce Amazon'dan konserve sığır eti ve iki canlı ıstakoz söyledim. | Open Subtitles | انظر، لقد قمت بطلب صندوق من حساء لحوم البقر المعلب و السلطعون الحى من على موقع امازون |
Eleştirisindeki öfkenin sebebi ise Amazon'un sıfır yıldız vermesine izin vermemesiydi. | Open Subtitles | غالبية الاستطلاع كان عن غضبه بان امازون لا يسمح له بتقييم بنجمة واحده |
Amazon'da da her şey var ha. | Open Subtitles | تستطيع الحصول على اي شيء من موقع امازون بالفعل |
Birlikte bir plan yapmışlar ve çaldıkları paraları temizlemek için ve Amazon'dan inanılmaz miktarda deterjan ve çözücü de sipariş etmişler. | Open Subtitles | معا اتفقا على خطة حتى انهما طلبا كميات طائلة من منظفات الغسيل من امازون |
- Olmaz, Amazon bir güne buraya getirir. | Open Subtitles | لا , امازون سيجلبها الى هنا في غضون 24 ساعة. |
Hayallerinin ölçeğini sorgulayın, onların Apple, Google, Amazon ölçeğindeki hayallerini, hayallerini ne kadar yaklaştıklarını nasıl ölçtüklerini sorgulayın, ve gerçekleştirmek için hangi kaynaklara ihtiyaçları olduğunu sorgulayın, masrafı ne olursa olsun. | TED | ما هو مقياس احلامكم؟ كمقاييس ابل و امازون و قوقل كيف سيقيسون تطورهم للأمام بتلك الاحلام؟ اي من الموارد يحتاجون ليحققوا احلامهم بغض النظر عن قيمة المصروفات العامة |
Bununla uygulama satın alabiliyor ve bu uygulamaların içinde de başka şeyler satın alabiliyorsunuz, Ama Amazon'u düşünüyorsunuz gösterdiğim güven barometresine bakıyorsunuz. Bu barometreye göre insanlar işletmelere güvenmeye başlıyorlar. Özellikle de inandıkları ve hükümetlerden daha fazla güvendikleri işletmelere. | TED | مما يمكنك من شراء تطبيقات وغيرها لكن اذا فكرت في امازون فأنت تنظر إلى مقياس الثقة الذي عرضته من أن الناس بدأو يثقون بالشركات خصوصاً الشركات التي يثقون بها أكثر من ثقتهم بالحكومات |
Bu Amazon'un doğal bir eki olabilir öyle bir ek ki bir şeyler satın almanın yanı sıra Kindle'ın dışında kitap, müzik, gerçek ürünler, uygulamalar eşyalar vb. satın alabilirsiniz. | TED | ان تتحقق تطور من خلال نقاط امازون لتتمكن خلال من شراء الحاجيات فتأخذ النقاط من أمازون لشراء الكتب والموسيقى والمنتجات الاخرى كالادوات الكهربائية وغيرها |
Amazon'dan 10 kilo kuş yemi sipariş ettim! | Open Subtitles | لقد قمتُ لتوي بطلب 20 رطلاً من " طعام الطيور من متجر " امازون |
Sence Mac ve Amazon'un sahipleri de bu şekilde düşünüyor mudur? | Open Subtitles | (ماذا اذا, هل تظن ان الأشخاص في (ماك (و(امازون يفكرون هكذا؟ |
Artık Amazon Bulut Sistemi'ne geçiyoruz. | Open Subtitles | لكننا ننتقل إلى خدمه شبكه امازون الان |
Yazar Hugh Howey, Amazon'daki kısa hikayelerde bir deneme için "Wool" adında bir çok kısa bir öykü yayınladı. | TED | الكاتب هيو هاوي قام بتجربة مع القصص القصيرة على امازون بإطلاق قصة قصيرة جداً أسمها (وول) |
Walmart 100,000 farklı ürün satıyor Amazon'da 27 milyon kitap var ve Match.com -kaç tam olarak- 15 milyon randevu imkanı sağlıyor. | TED | اي لا بأس من وجود 100000 منتجاً في متجر " ول مارت " او 27 كتابا في موقع امازون لبيع الكتب او على " ماتش . كوم " - موقع تعارف - ان يكون عليه 15 مليون شخص يمكن مواعدته |
Amazon'dan alabiliriz. | Open Subtitles | اوه سأتفقد موقع امازون |
Amazon'dan çan almıştm. | Open Subtitles | شريت الجرس بالفعل من امازون |
15 dakika içinde, Buck günümüzde internetten kredi kartı işlemlerini standart hale getiren programı yazdı Visa, MasterCard ve Amazon'un bile geliştiremediği bir teknoloji. | Open Subtitles | في حوالي خمسة عشر دقيقه بوك) برمج برنامج) الذي لايزال يستخدم اليوم لاي صفقات تجاريه على الانترنت تكنولوجيا لاتزال فيزا، ماستتر كارد و امازون يستخدمونها |
- Amazon'dan sanırım. | Open Subtitles | من موقع "امازون" على ما اعتقد |