"امرأةٌ" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir kadın
        
    • kadınsın
        
    • kadınım
        
    • kadındır
        
    • bir kadınsınız
        
    • kadın ve
        
    • kadın var
        
    Ama karışımızda değişmek isteyen, bunu herkese kanıtlamak isteyen bir kadın var. Open Subtitles تلك امرأةٌ تريد أنْ تتغيّر و تريد مِن الجميع أنْ يروا ذلك
    Ancak senin gibi bir kadın şimdi geldiğin yere gelebilirdi. Kendini yalanlayamazdın. Open Subtitles فقط امرأةٌ مثلك يمكنها أن تغرق في السفالة هكذا
    İçeri girmesinden az evvel, içlerinden biri iki bekçi ve bir kadın tarafından görülmüş. Open Subtitles ثم أن الطالب بسترياكوف قد رأه البوابان, ورأته امرأةٌ قرب باب العمارة لحظة دخوله
    Sen inancımı test etmek için gönderilen baştan çıkarıcı kadınsın. Open Subtitles من الواضح أنكِ امرأةٌ فاتنة مُرسلةٌ إلى هنا لتختبري إيماني
    Ben güçlü ve çekici bir kadınım Ama asla bilemeyeceksin. Open Subtitles أنا امرأةٌ قوية وجذابة مؤخرتها تجذب الكثيرين. لن تعرف أبداً.
    Onun için en uygunu ülkesinden bir kadındır. Open Subtitles افضل ملائم لليابان هو امرأةٌ من وطنه
    Zeki bir kadınsınız majesteleri. Open Subtitles أنتِ امرأةٌ ذكيّة يا صاحبة الجلالة.
    Genellikle kendime itiraf etmekten korkarım ama bazı şeyleri bir kadın daha iyi becerir, erkeği aşkına inandıran bir kadın. Open Subtitles في الغالب كنت مهتما بأن أسرقها منه بنفسي لكن بعض الأشياء تتم بشكل أفضل بواسطة امرأة امرأةٌ تخون الرجل الذي أحبته
    Evvel zaman içinde uzaklarda, bir tropik adada garip bir kadın yaşarmış. Open Subtitles حدث ذات مرة في احدى الجزر الاستوائية البعيدة حيث كانت تعيش امرأةٌ غريبة
    bir kadın Fields marketinde birilerini vurmuş. Rehineleri varmış. Aman Allahım! Open Subtitles امرأةٌ ما تطلق النار في المتجر ، ولديها رهائن
    Ölüye saygı duyarım, ama nişanlı bir kadın koca arıyor. Open Subtitles أنا أحترم الموتى لكن امرأةٌ مخطوبة ..وتبحث عن زوج
    Çok adi bir kadın olduğunu biliyorsun değil mi? Open Subtitles أتعلمين بإنّك امرأةٌ ذات تفكيرٍ لئيمٍ جداً؟
    Bir erkekle bir kadın, gecenin sonunda seks yapmayarak takılacak. Open Subtitles بل رجل و امرأةٌ يتسكعان معاً دون أن يمارسا الجنس في نهاية الليلة
    Kendisi kalbi kırık bir kadın ve bu da insana akla bile gelmeyecek şeyler yaptırabilir. Open Subtitles إنّها امرأةٌ انفطر قلبها. و هذا يدفع المرءَ لارتكاب أشياء شنيعة.
    Farklı insanlara farklı yüzler gösterip göstermediğini bilmiyorum ama sırları olan bir kadın olduğunu hissediyordum. Open Subtitles لا أعلم إن كانت أبدت وجوهاً مختلفة لمختلف الأشخاص ولكن استشعرت أنها امرأةٌ ذات أسرار.
    Gerçekten cadılıkla uğraşan bir kadın bunu saklayamaz. Open Subtitles عندما تزاول امرأةٌ الشعوذة فلا تستطيع إخفاء ذلك
    bir kadın böyle dediğinde çok nadiren bu güzel bir konuşma olur. Open Subtitles عندما تقول امرأةٌ ذلك نادراً ما تكون المحادثة ودّيّة
    Sen cesur bir kadınsın. Open Subtitles أنتِ امرأةٌ شجاعة
    İyi bir kadınsın, Alicia. Open Subtitles إنك امرأةٌ صالحةٌ يا عزيزتي
    Kusuruma bakmayın, ama ben seksi erkekler kadar seven modern ve bekar bir kadınım. Open Subtitles آسفة لأنّي امرأةٌ عصريّة عزباء تستمتع بالجنس كالرجال.
    Tuvaleti kullanmak için yardıma ihtiyacı olan yetişkin bir kadınım. Open Subtitles أنا امرأةٌ ناضجة تحتاجُ للمساعدة بدورة المياة
    - Çok önemli bir kadındır. Open Subtitles الشرف و هي امرأةٌ مهمّةٌ جدّاً
    - Çok güzel bir kadınsınız. Open Subtitles -أنتِ امرأةٌ جميلة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more