"امرأة بيضاء" - Translation from Arabic to Turkish

    • beyaz bir kadın
        
    • beyaz bir kadınla
        
    • bir beyaz kız
        
    • Beyaz kızların
        
    • beyaz bir kadını
        
    • beyaz kadına
        
    • Beyaz bir kadının
        
    Veya Trina, eğer beyaz bir kadın olsaydı insanların alışılmadık ailevi kararlarını daha farklı yargılayacağını bilen biri. TED أو ترينا التي تعرفُ أن الناس تحكمُ على خيارات عائلتها غير المألوفة بطرق مختلفة مما لو كانت امرأة بيضاء.
    beyaz bir kadın siyah sevgilisini öldürüyor ve şu ırkçı polisler umursamıyor bile. Open Subtitles امرأة بيضاء تقتل عشيقها الأسود والشرطة العنصريون لا يبالون
    Kardeşimin beyaz bir kadınla ciddi bir ilişki yaşamasına karşıyım. Open Subtitles لدي مشكلة مع أخي الحصول على جدية مع امرأة بيضاء.
    Bir kez beyaz bir kadınla birlikte olmuştum, ve hatırlamakta zorluk çekiyorum. Open Subtitles لقد عاشرت امرأة بيضاء مرة واحدة وما عدت اتذكر
    Umarım bizi bir beyaz kız yüzünden bırakıp gitmez. Open Subtitles آمل ألاّ يكون قصده هو التخلّي عنا من أجل امرأة بيضاء
    Beyaz kızların oynaklarını severim. Open Subtitles أحب التي يوجد فيها امرأة بيضاء
    Hatta beyaz bir kadını öldürmek için olan birini alabilirim. Open Subtitles وربما قد أحصل على واحد كان سيستعمل لقتل امرأة بيضاء
    Tabi ki, annem benden kısaydı, o yüzden her beyaz kadına olacaktı. Open Subtitles بالطبع أمي اقصر مني هذا يعني كل امرأة بيضاء
    Sakın Beyaz bir kadının mezarı üzerinde barbut oynamayın. Open Subtitles لا تتعاطي بالقرب من قبر امرأة بيضاء
    Siz ikiniz için epey zor olmalı 50'lerde, beyaz bir kadın ve siyah bir erkek. Open Subtitles لابد أنه كان صعب امرأة بيضاء و رجلُ أسود في الخمسينات
    Ve beni beyaz bir kadın için terkedeceğini düşünüyorsan bir daha düşünürsün. Open Subtitles و سينتهي بي المطاف ببعض الأثاث القديم و حفنة من الأطفال و إن فكّرتَ يوماً ستتخلّى عنّي من أجل امرأة بيضاء هناك أمر آخر
    İnsanlar diyor ki, "Bana siyah bir erkek, beyaz bir kadın... Open Subtitles فقال الناس أعطني رجلاً أسود أو امرأة بيضاء
    Virginia'dan beyaz bir kadın. Uzun zaman önce olmalı. Open Subtitles انها امرأة بيضاء من فرجينيا لابد من أن ذلك كان منذ وقت طويل
    Kurban beyaz bir kadın. Kafatasının bir kısmı yok. Open Subtitles الضحية امرأة بيضاء البشرة، جزء من جمجمتها مفقود.
    beyaz bir kadın. Tetkikçi yolda. Open Subtitles امرأة بيضاء البشرة، الطبيب الشرعي في طريقه إلى هناك.
    Partiye beyaz bir kadınla geldi, kadın otuz yaş falan büyük. Open Subtitles جاء للحفلة مع امرأة بيضاء أكبر منه بـ30 سنة
    Ne demeye çalışıyorsun yani beyaz bir kadınla siyah erkekin teşhis edilmesi daha kolay mı olur? Open Subtitles ماذا، انت تقصد امرأة بيضاء ورجل اسود يمكن ان تتم ملاحظتهم بسهولة؟
    Üstelik iki katı yaşında beyaz bir kadınla birlikteymiş. Open Subtitles بالإضافة إلى زواجه من امرأة بيضاء في ضعف عمره.
    İtici bir beyaz kız olma mı bekliyordun? Open Subtitles توقعتني أن أبدو امرأة بيضاء مزعجة
    Beyaz kızların oynaklarını severim. Open Subtitles أحب التي يوجد فيها امرأة بيضاء
    Anneciğim beni beyaz bir kadını öperken görecek. Open Subtitles بلدي ماما ستعمل يراني تقبيل امرأة بيضاء.
    Şoka girdi. Tokat at! beyaz bir kadını tokatlayamam. Open Subtitles إنها في حالة صدمة، اصفعها - لن أصفع امرأة بيضاء -
    Bir beyaz kadına? Open Subtitles امرأة بيضاء البشرة ؟
    Hepsi bu yüzden, değil mi? Beyaz bir kadının bir siyaha oral seks yaptığını sandın. Open Subtitles اعتقدت ان امرأة بيضاء تلاعب رجل اسود.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more