"انا وانتِ" - Translation from Arabic to Turkish

• Sen ve ben
• ikimiz
• sadece sen

biz yeni bir hayata birlikte başlamış olacağız, sadece Sen ve ben, ve bir gün, bir gün göreceksin,
سنبدأ حياة جديدة سوياً انا وانتِ وفي يوم من الايام

Bahse girerim Sen ve ben uyanık kaldık çünkü menzilden uzaktık.
أراهن انا وانتِ بقينا مستيقظين لأننا خرجنا عن المدى

Oldu, öyleyse, yarın, Sen ve ben... birlikte bir yerlere gidelim, sadece ikimiz, ve ailem hakkında ki en derin detaylara kadar konuşalım, taa ki sen, -- çok sıkılana kadar.
اذن غداً انا وانتِ سنذهب الى مكان فقط نحن وسنتكلم عن التفاصيل الغريبة للعائلة

Sen ve ben, seksten daha fazlası olabiliriz fikri.
فكرت انه انا وانتِ ان نحن يمكن أن نكون اكثر من جنس

Biz de biliyoruz. Bak ne diyeceğim; ikimiz bir bahar tatiline çıksak ne dersin?
وكذلك نحن , سأخبرك بأمر ماذا عن قضائنا انا وانتِ عطلة ربيع خاصة بنا؟

Peki ya bunların hepsi bittiğinde, masum olduğumu kanıtlasam... Sen ve ben, tekrar dışarı çıkabilir miyiz?
ماذا عن عندما اثبت اني بريء وينتهي كل هذا انا وانتِ, يمكننا الذهاب للعشاء مجدداً؟

Sadece Sen ve ben... Her şeyden bir kaç gün uzakta.
انا وانتِ فقط بعيدين عن كل هذا لعدة ايام

Şimdi, Sen ve ben izleme listelerinde olabiliriz.
والآن , انا وانتِ سنكون على قائمة المراقبة

Sen ve ben bir zamanlar çok yakındık.
لقد كُنا انا وانتِ مقربين جداً.

Sonra Sen ve ben de beraber Asgard'a döneriz.
وبعدها انا وانتِ نرجعُ إلى آسغارد.

Ve yola geldiklerinde sonunda Sen ve ben evlenebileceğiz.
وعندما يفعلوا هذا - انا وانتِ سوف نتزوج -

Yani sen diğer adamlarla yatıyorsun, ya da sadece Sen ve ben ve benim çocuğuma hamile olduğunu... bir saniye, tamam.
نعم - اذا انت تنامين مع رجال اخرين او فقط انا وانتِ

Sen ve ben, sadece Sen ve ben, hadi.
انا وانتِ, فقط انا وانتِ. هياً.

Sayılarla güvenlik olayı. Sen ve ben pek sürü sayılmayız.
السلامه في الجماعه نحن بالكاد سرب انا وانتِ...

Aramızdakiler. Sen ve ben.
بيننا ، انا وانتِ

Artık sadece Sen ve ben varız.
إنه فقط انا وانتِ الآن

Ben ve sen, Sen ve ben.
انا وانتِ,انتِ وانا

Merhaba. Selam. Sen ve ben...
مرحباً - اهلاً - .. اذا انا وانتِ

- Tabii. Yarın öğleden sonra. Sen ve ben.
- بالطبع , بعد الظهر غدا , انا وانتِ

O halde yapacak başka birşey bul, bulamazsan, ikimiz aynı rüzgara karşı kürek çekmek zorunda kalırız.
انا وانتِ.. سنعمل ليلاً ونهاراً ، من اجل بضعة دولارات