"انتابني" - Translation from Arabic to Turkish

    • kapıldım
        
    • içimi
        
    • içime
        
    • içimde
        
    • kapladı
        
    Daha önce üstünden geçtiğimizde orada bir tanıdığının olduğu hissine kapıldım. Open Subtitles عندما كنا نسير بالخارج انتابني شعور انه يعرف شخص ما هناك
    Fakat, büyürken, artık tek bir hayattan fazlasını yaşamayacağım düşüncesine kapıldım. TED لكن مع تقدّمي في العمر، انتابني هاجس مقلق بأنني لن أحظى بأكثر من حياة واحدة.
    Ama bir duyguya kapıldım, kötü ve biraz da kızgın hissettim. TED لكن انتابني شعور، شعرت بالسوء والقليل من الغضب.
    Bak, 21'ine bastığından beri erkek olmakla ilgili sana öğretmek istediğim her şeyi öğretemedim diye içim içimi yiyor. Open Subtitles انظر، منذ أن أصبحت في 21 انتابني القلق لأني لم اعلمك كل ما أردت بشأن أن تكون رجلاً
    Oraya varır varmaz, bana uygun olmadığına dair içime bir his doğdu, o kadar. Open Subtitles وحينما وصلت الى هناك انتابني حدس انها لن تكون جيدة لي , هذا مافي الامر
    İçimde bir his, gerçekten fiziki bir şeyin meydana geldiğini... bir tür genetik dönüşüm gerçekleştiğini söylüyor. Open Subtitles لقد انتابني هذا الشعور الغريزي أن شيئا ما من الظواهر الغير طبيعية قد حصل فعلا أن هناك بعض من التحول الجيني.
    Ardından gitmem gereken günün gecesi geldiğinde içimi o kadar akıllı çocuğun içinde berbat durumda olacağıma dair bir endişe kapladı. Open Subtitles وفي الليلة التي يفترض بعدها رحيلي للجامعة انتابني قلق شديد عن كم سأكون فاشلاً بين كل أولئك المتفوقين
    Yine de sonraki birkaç gün boyunca garip bir hisse kapıldım. Open Subtitles ولكن خلال الأيام التالية انتابني شعور قوي
    Şovu izlemeye giderken artık yoluma devam etmem gerektiği hissine kapıldım. Open Subtitles وانا ذاهب الى الخلف لاشاهده ينهي العرض انتابني الشعور بان الوقت قد حان لي للانتقال إلى شيء آخر
    Birçok kez umutsuzluğa kapıldım fakat her seferinde başçavuşun sözleri imdadıma yetişti. Open Subtitles لمرات عديدة انتابني اليأس لكن في كل مرة كان صوت الرقيب الذي ساعد بإنقاذي
    Telaşa ve duygusallığa kapıldım, kahramanlık yapmak istedim. Open Subtitles "انتابني الذعر فأضحيت عاطفيًّا، وإذا بي وددت الغدوّ بطلًا!"
    Uyandım ve kötü bir hisse kapıldım. Open Subtitles استيقظت ثم... انتابني شعور مؤرق...
    Sonra dehşete kapıldım ve aşağı kata doğru koşmaya başladım. Open Subtitles انتابني الخوف هرعت إلى الردهة
    Ardindan gitmem gereken günün gecesi geldiginde içimi o kadar akilli çocugun içinde berbat durumda olacagima dair bir endise kapladi. Open Subtitles وفي الليلة التي يفترض بعدها رحيلي للجامعة انتابني قلق شديد عن كم سأكون فاشلاً بين كل أولئك المتفوقين
    Bir anda içime acele etme hissi doğdu. - Sanki zamanımız azalıyormuş gibi. Open Subtitles لقد انتابني هذا الشعور العنيف، وكأن الوقت يُداهمنا.
    İçime bir his doğdu, bilirsin. Open Subtitles لقد انتابني ذلك الشعور وحسب ، أتعلمين ذلك ؟
    Ofisime ilk defa adımını attığında, içimde seni aynalarla dolu bir salonda öldüreceğime dair bir his uyanmıştı. Open Subtitles انتابني شعور بأني سأقتلك في قاعة مملوءة بالمرايا
    İçimde beni aramaya geleceğine dair bir his vardı. Open Subtitles انتابني شعور بأنك ستأتين من أجلي كيف حال ذقنكَ ؟
    Birdenbire içimi bir his kapladı. Open Subtitles لقد انتابني شعور فجأة،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more