| Bir uçağı ağzına kadar TNT'yle doldurup, mağaraya intihar dalışı yaparak. | Open Subtitles | تملأ طائره بالمتفجرات وتقوم بمهمه انتحاريه وتدعها تتجه الي الكهف |
| Keyzer Söze'yi teşhis edebilecek tek adamı ortadan kaldırabilmek için düzenlenen bir intihar saldırısı göreviydi. | Open Subtitles | , أنها كانت صدمه مهمه انتحاريه من اجل الايقاع برجل واحد الذي كاد ان يوقع كايزر سوزي |
| Yani potansiyel olarak, bilinmeyen bir hedefle intihar görevinde olan bomba yüklü bir uçağımız var. | Open Subtitles | لذا من المحتمل أنه لدينا قنبله على متن طائره فى مهمه انتحاريه بدون هدف محدد |
| Zahmet edip biraz daha okusaydın yazarın, onların, intihar kümeleri kitlesel histeri belirtileri olduğunu yazdığını görürdün. | Open Subtitles | لو تكبدتي العناء فقط لتقرأي قليلا بعد كنتي لترين ان المؤلف يقول انهم مجموعات انتحاريه |
| Votan Birliği, Indogene kılık değiştiricilerini gemileri sabote etmek için intihar görevine yolladılar. | Open Subtitles | جماعة فوتانيس ارسلوا المخربين اخذو شكل سفينة اندوجن في مهمه انتحاريه |
| Aldığımız habere göre, Bay Jagdeshwar Metla güpegündüz Londra'nın merkezinde intihar bombacısı tarafından katledildi. | Open Subtitles | أكد مكتب أخبارنا أنباء أن السيد حقدشوار متلا... ..تم اغتياله في ما يبدوا... ...عمليه انتحاريه في وسط لندن. |
| Bu bir plan değil, intihar görevi. | Open Subtitles | هذه ليست خطه هذه مهمه انتحاريه |
| Başkent ise tamamıyla bir intihar görevi olur. | Open Subtitles | واشطنن ستكون عمليه انتحاريه |
| Bu bir intihar görevi. | Open Subtitles | هذه مهمة انتحاريه |
| İntihar etme amacında. | Open Subtitles | انه فى مهمه انتحاريه |
| Bu bir intihar görevi. | Open Subtitles | انها مهمه انتحاريه |
| Yani beni bir çeşit intihar görevine yolladın öyle mi? | Open Subtitles | لذا أرسلتيني في مهمة انتحاريه |