O her zaman biriyle, artık dayanamıyorum. | Open Subtitles | انها دائما مع هذا الشاب، أنا لا أستطيع إيقاف ذلك أكثر |
O her zaman kızıyor. Sevgisini bu şekilde gösteriyor. | Open Subtitles | انها دائما تغضب هكذا هذه هى طريقتها للتعبير عن الحب |
İnanmayabilirsin ama Ariadne'yle yaşadım, kızım gibi davrandım ama O hep beni reddetti | Open Subtitles | أنت قد لا نعتقد ذلك، لكنني حاولت مع أريادن. أنا عاملتها مثل ابنتها. انها دائما استياء لي. |
O hep oradadır. Orada görevli. Tamam. | Open Subtitles | انها دائما هناك انها مقيمه,حسنا |
Her zaman bir sonraki adımı planlar. | Open Subtitles | انها دائما تخطط مسبقا |
Bu Her zaman bir mücadeledir, Joshua. | Open Subtitles | انها دائما معركة،يا جوشوا |
Sürekli benimle takılmak ve tekila teklikleri atarken bağ kurmak istiyor. | Open Subtitles | انها دائما تريد ان تتسكع و تتواصل معي عبر اكواب التيكيلا. |
O her zaman benim dogum gunu bana piyango bileti satin 'o ben kazanmak istiyorum ne kadar biliyor cunku. | Open Subtitles | انها دائما يشتري لي تذاكر اليانصيب في يوم ميلادي لأنها تعرف كيف كثيرا أريد الفوز. |
O her zaman bizi ön planda tutardı, biliyor musun? | Open Subtitles | انها دائما تضعنا أولا، هل تعلم؟ |
O her zaman balık gibi yüzerdi. Yaz kampında kelebekte şampiyon olmuştu. | Open Subtitles | انها دائما تسبح كالسمكة |
O hep kendini çabuk toparlıyordu. | Open Subtitles | حسنا، وقالت انها دائما كانت مرونة. |
O hep böyleydi. - Evet. | Open Subtitles | انها دائما" هكذا أجل |
Her zaman bir kızlar çıldırdı videosu vardır. | Open Subtitles | انها دائما الفتاه الملعونه |
Her zaman bir yarıştır. | Open Subtitles | انها دائما المنافسة |
- Her zaman bir kadın olur dedim değil mi? | Open Subtitles | ماذا قلت لك؟ انها دائما إمرأة |
Sürekli torunlarıyla konuşuyor. Bu yüzden ona Bell anne diyoruz. | Open Subtitles | انها دائما تتحدث الي احفادها لذلك نحن ندعوها كذلك |
Sürekli diğerlerinin arkasında uçuyor ve yoldaşlarının yaklaşmadığı bir ağaca konuyor. | Open Subtitles | انها دائما ما تطير منفصلة عن السرب لتحط على شجرة يتجنبها أقرانها |