Bu senin için şok olabilir, teğmen, ama o kişisel bilgiler, tamamen uydurma. | Open Subtitles | حسنا ، انها ربما صدمة لك ايها المساعد كل تلك اللمحات عن حياتي كلها مصطنعة |
Diğer tüm derslerde iyi notlar alıyorsa, Belki onun hatası olabilir. | Open Subtitles | درجة ألي الضعيفة هي غلطة المعلم لقد حلصت على درجات جيدة في بقية المواد لماذا لا تتقبلين انها ربما تكون غلطة المعلم |
Tamamen şarhoşsa düşürdüğünü de fark etmemiştir. | Open Subtitles | إذا كانت سحقت تماما، وقالت انها ربما لم تدرك حتى انها اسقطتها. |
Belki tatilden sonra o yanıma taşınabilir ve daha fazla iş yapabilir diye düşünüyorduk. | Open Subtitles | كنا نعتقد انها ربما تكون بعد العطلة انه يمكن أن ينتقل للعيش معي ويحصل على أكثر من عمل |
Çünkü bugünkü barbarlık Belki sandığımız barbarlık değil. | TED | لأنها ليست الهمجية التي لدينا اليوم، انها ربما ليست الهمجية التي نعتقدها. |
Sonra muhtemelen kalp atışını kontrol etti. | Open Subtitles | ثم انها ربما للتأكد من النبض. أنا لا أعرف. |
Fakat hemen hiç kimse bunların daha yakın ilişkili olabileceğini düşünmedi. | TED | لكن لم يعتبرها احدٌ من قبل انها ربما تكون اكثر قرابة |
buradan çıkmalarını sağlayan o kapıyı açarak yardım etmiş olabilir. | Open Subtitles | حسبما سمعته انها ربما تكون هي أحد المحرضين على الهرب فتحت الباب الذي سمح لهم بالخروج |
Hatta, sana verilen en tehlikeli görev olabilir, ama başarırsan, tehlike buna değecek. | Open Subtitles | فى الواقع انها ربما تكون اخطر المهام التى خضتها من قبل ولكن لو نجحت |
Sessizliği görüşmemek istemesinden olabilir. | Open Subtitles | و كل المؤشرات وقتها تدل على انها ربما اختارت ان لا تتواصل معي |
Zor olabilir fakat bunlar zor zamanlar ve bu olanlar öyle olduğunu kanıtladı. | Open Subtitles | انها ربما صعبة لكن هذه اوقات عصيبة وقد اثبتت الفاعلية |
Yalan söylüyor olabilir mi? | Open Subtitles | هل تعتقد انها ربما تكذب؟ حسناً ، هذا بالتأكيد يوجه الضوء |
Gerçeği bulacağımı biliyorsun, ve bu gerçek, sadece, bir uzlaşmanın sonucu olabilir. | Open Subtitles | انت تعرف اني ساجد الحقيقة و انها ربما تكون... ربما حلا وسطا |
Yani, Belki de beden öldüğünde bu kokuşmuş şeylerin çürüyüp düştüğü gibi üreme organları ilk düşen şeydir. | Open Subtitles | اعنى . انها ربما تكون مثل غياب الجسد الاعضاء التناسليه اول شيء يتأكل |
Belki de bir çeşit koruyucu bir giysidir. | Open Subtitles | ربما لأنها أكثر من مجرد دروع انها ربما تكون نوع من الحماية |
Pasaportumu getirmemi söylediğinde, Belki Fransa'dır diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | عندما طلب منى احضار جواز سفرى ظننت انها ربما تكون فرنسا |
New Yorka gitti ve ben seninle irtibat kurmuştur diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى نيويورك و اعتقد انها ربما تكون قد اتصلت بك |
Dünyaya ilk ulaştığında muhtemelen bu şekilde görünüyordu. | Open Subtitles | انها ربما كانت تبدو هكذا عندما هو وصل الى الارض |
Sanırım tüm bunların sadece bir aşama ve muhtemelen ikinizin arasında olup biten şeylerle ilgili olduğunu söylemek yanlış olmaz. | Open Subtitles | انا أظن أنه من الأمن القول ان ذلك الأمر كله مجرد مرحلة , وأنت تعرف .. انها ربما لها علاقة بما أيا يكن يحدث بينكما |
Bunu tab ederken hata yapmış olabileceğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | انت تظن انها ربما ارتكبت خطأ بينما كانت تحمض ذلك ؟ |
Anne, yardımcı olabileceğini düşünerek senin için bu kartları hazırladım. | Open Subtitles | و يا اماه, لقد صنعت هذه الكروت التي اعتقدت انها ربما تأتي ملائمة للإستعمال باليد |