Dışarı çıktılar. Gittiğimden bile haberleri yok. | Open Subtitles | انهم بالخارج، انهم لا يعلمون اني طلعت. |
Kariyerinden haberleri yok. | Open Subtitles | انهم لا يعلمون عن مهنتك |
Olduğumuz yerde bizi kimse tanımaz demiştin. - Cate, ciddiyim. | Open Subtitles | انا اعتقد انكَ قلت ، انهم لا يعلمون بمكاننا ؟ |
Olduğumuz yerde bizi kimse tanımaz demiştin. | Open Subtitles | انا اعتقد انكَ قلت ، انهم لا يعلمون بمكاننا ؟ |
Diyelimki haklıyım. Diyelimki nerede olduğunu bilmiyorlar. | Open Subtitles | أفترض أنني محقه ،افترض انهم لا يعلمون أين هيا |
Anlamazlar. Bir mutant olmanın ne demek olduğunu bilmiyorlar. | Open Subtitles | انهم لا يفهمون, انهم لا يعلمون ما معنى ان تكون متحولا |
Sadece hiçbir şeyden haberleri yok. | Open Subtitles | انهم لا يعلمون ذلك و حسب |
Chuck'ın Bilgisayar olduğunu ve Jill'in ifşa olduğunu bilmiyorlar. | Open Subtitles | انهم لا يعلمون ان تشاك هو التداخل ولا يعلمون اننا اكتشفنا امر جيل |
Umursayanların olduğunu bilmiyorlar. Biz umursuyoruz. | Open Subtitles | انهم لا يعلمون ان اى شخص يبالى نحن نهتم. |
Gece görüşümüz olduğunu bilmiyorlar mı? | Open Subtitles | هل تعتقد انهم لا يعلمون اننا نملك رؤية ليلية ؟ |
Kuzeninin kim olduğunu bilmiyorlar mı sanıyorsun? | Open Subtitles | اتظنين انهم لا يعلمون ما فعله ابن عمك؟ |
Ne, nerede olduğunu bilmiyorlar mı? | Open Subtitles | ماذا تعني انهم لا يعلمون اين هو ؟ |