Yedek planları üzerinde çalışıyorlar. Güven bana, bu adamları biliyorum. | Open Subtitles | انهم يعملون على خطة الطوارىء صدقنى فأنا اعرف هؤلاء الناس |
- Endişelenmene gerek yok. Artık benim için çalışıyorlar. Bizi yalnız bırakın, lütfen. | Open Subtitles | لا تُشغل بنفسك بهم انهم يعملون لدي ا إتركنا من فضلك |
Bu konuda günde 24 saat çalışıyorlar. | Open Subtitles | انهم يعملون 42 ساعة في اليوم على هذا الموضوع |
Evet! TED-liler çalışırken eğlenir. Ve çok çalışırlar. | TED | ان رواد تيد لديهم عمل ممتع ، كما انهم يعملون بجد |
Geçen seneki astronot davası ile ilgili bir film yapıyorlar. | Open Subtitles | انهم يعملون فلم عن قضية رائد الفضاء من السنة السابقة. |
Burası Emmerson's iken burada çalışmışlar. | Open Subtitles | انهم يعملون هنا عندما كان المتجر لإيمرسون |
Tom yeni bir bakış açısıyla çalıştıklarını söylüyor. | Open Subtitles | توم يقول انهم يعملون برؤية جديدة |
Bütün hafta çok yoğun çalışıyorlar. Cumartesi gecesindeyiz. | Open Subtitles | انهم يعملون بجد طول الاسبوع وانها ليله العطله |
Takım olarak çalışıyorlar, zayıf bir an bulup içeriye girmeyi düşünüyorlar. | Open Subtitles | انهم يعملون كفريق. يبحثون عن نقطة ضعف, عن ثغره لكى يدخلوا منها |
Takım olarak çalışıyorlar, zayıf bir an bulup içeriye girmeyi düşünüyorlar. Bu şeyleri ikinci bir defa tahmin etmek istemiyorum. | Open Subtitles | انهم يعملون كفريق يبحثون عن نقطة ضعف, أو وسيلة للدخول الينا |
Hatta senin için çalışıyorlar Çünkü sen Bölüm 8'sin.. | Open Subtitles | فى الحقيقه انهم يعملون لحسابك لانك القسم الثامن |
Tamam, bak şimdi, sana bahsettiğim insanlar vardı ya hani yardım edebilecek olanlar, onlar hükümete çalışıyorlar, anladın mı? | Open Subtitles | الناس الذين اتحدث معهم انهم يعملون لدى الحكومة |
- Durant isimli bir adam için çalışıyorlar. | Open Subtitles | انهم يعملون لديورانت؟ ديورانت انا لااعرف احدا بهذا الاسم |
Buna vaktimiz var. Cross için çalışıyorlar. - Biliyorum. | Open Subtitles | ليس لدينا وقت لهذا انهم يعملون لصالح كروس وقد رأيتهم معا |
Benim iş ortağım olan eski KGB generali için çalışıyorlar. | Open Subtitles | حسناً.. انهم يعملون لجنرال المخابرات الذى سيسعد بأن يكون صديق عمل معي. |
Vücudun çürümesinde toprağın etkisini araştırmada FBI ile çalışırlar. | Open Subtitles | انهم يعملون مع مكتب التحقيقات الفيدرالي لدراسة تأثير التربة على اجزاء الجسم المتحللة |
Bürokrasi dışı çalışırlar ve doğrudan bana bağlıdırlar. | Open Subtitles | انهم يعملون خارجا و يبلغون تقاريرهم لى بشكل مباشر |
Şaka yapıyorum, biliyorum çok çalışırlar. | Open Subtitles | انا امرح, انا اعرف انهم يعملون بجد |
O şeyleri ortadan kaldırdıkları sürece bize iyilik yapıyorlar demektir. | Open Subtitles | لطالما انهم يتخلصون من هذه الاشياء انا اقول انهم يعملون لنا معروفا |
Babam..onun babası..o kadar çalışmışlar ki.. | Open Subtitles | والدي , والده من قبله , وكان والده من قبله ... انهم يعملون بجد في مجال التعدين ...حتى يومما ما |
NASA için çalıştıklarını ve FBI'dan birileriyle konuşmak istediklerini. | Open Subtitles | تقول انهم يعملون في ناسا "ويريدون التكلم مع أحد من "أف بي أي |