"انه على حق" - Translation from Arabic to Turkish

• O haklı
• Çok haklı
• Doğru söylüyor
• - Haklı
• Adam haklı
• çocuk haklı
• Bence haklı
• Haklı olduğunu

Ayrıca, O haklı. Benim sorumluluğumdaydı.
و علاوة على ذلك ، انه على حق فهى مسؤوليتي

O haklı. Beni herkesten daha iyi tanıyor.
انه على حق , فهو يعرفني اكثر من أي أحد آخر

Evet, O haklı, tabii ki.
حسناً ، انه على حق لا يمكنكم تركى الان

Çok haklı. Geçen gösterdiği videoda çok seksi görünüyordun.
انه على حق , تبدين رائعة في ذلك الفيلم الذي اراني اياه

Doğru söylüyor, Eslam, ineğini bulamadığında anlayacaktır.
انه على حق ، (اسلام) ، عندما لن يجد البقرة سيخمن هذا الأمر.

Sapığın varsa görmezden gelmelisin. - Haklı, sonunda sıkılıp bırakırım.
انه على حق , هذا دايما يجعله يتوقف

- Siktir ya, Adam haklı. - Silahlara ihtiyacımız var.
اللعنة، انه على حق ما نحتاج اليه هو الاسلحة

Rose, çocuk haklı.
"روز", انه على حق.

Bence haklı, çok doğru.
انه على حق. انه كان جيد.

Bunlar İskoçya'nın her şehrinde şişme maymunlar -- "Herkes her zaman kendinin Haklı olduğunu düşünür."
هذه قرود قابلة للنفخ في كل مدينة في اسكتلندا-- "كل شخص يعتقد دائما انه على حق"

O haklı. Bu şekilde hiçbir yere gidemeyiz.
انه على حق , نحن لن ننجز الامر هكذا

O haklı. Birlikte çalışmalıyız.
انه على حق , علينا العمل مع بعضنا البعض

Sanırım O haklı Evet.Onu şehir merkezine götür.
ـ اعتقد انه على حق ـ خذها الى المدينة

O haklı, şimdi bunların hiçbir önemi yok değil mi?
انه على حق ، هذا غيرالمهم الآن ، حسنا؟

Hem de iki doktor olmaz ! O haklı Alicia.
انه على حق "أليشا" لن نتمكن من مساعدة احد إذا لم نصل إلى هناك أبداً

O haklı, Williamson.
انه على حق يا ويليامسون

Biliyor musun, O haklı. İçinde amonyak vardır.
انه على حق هناك امونيا في البول...

- Çok haklı.
- انه على حق.

- Doğru söylüyor, Katniss. - Tabii ki doğru söylüyorum. 12.
انه على حق, كاتنيس بالطبع انا على حق -

- Haklı. Haklısın.
انه على حق انت على حق

Tashi Adam haklı!
تاشى انه على حق

Haklı olduğunu biliyorsun.
اتدرى انه على حق