"انه يبدو" - Translation from Arabic to Turkish

• benziyor
• gözüküyor
• Sanki
• gibi görünüyor
• geldiğini
• duruyor
• gibiydi
• biri gibi
• göründüğünü

Babama benziyor kredi isterken ki hali gibi.
انه يبدو مثل ابى عندما يطلب قرضاً من البنك

Birbirinize karşı takındığınız ses tonundan rahatsız olmuşa benziyor.
انه يبدو منزعج من الطريقه التى تتحدثوابها.

Babanın senin yüzünden mahvolduğunu görmüyor musun? Ne kadar yaşlı gözüküyor baksana!
ألا ترى ان والدكَ يتعذب بشدة بسببكَ لدرجة انه يبدو عجوزاً ؟

Sanki boşanıyormuşuz da, birlikte yaşamaya devam etmek zorundaymışız gibi.
انه يبدو مثل المطلقين,فقط يجب ان نستمر التعايش مع بعض

Hayır, keyifli gibi görünüyor ama doğrusu..
لا ، لا ، انه يبدو لطيفاً ولكن بصراحه شديده تلك الحفله ..تبدو مرحه

Görünen o ki, büyük adamların kaderi amaçlarının yerine geldiğini görememekmiş.
انه يبدو ان قدر الرجال العظام بان يروا اهدافهم لم تحقق

Gerçi taşaklarımın yanında, olduğundan daha ufak duruyor ama göz aldanması işte n'aparsın.
..بالرغم من انه يبدو صغيراً أمام خصيتاي لكنه بالواقع ليس إلا خدعة بصرية

Bu listeye baktığımda -- benim için yaşayanların Zebur'u gibiydi -- farkına vardım ki, bunu kızlarımız için yapmış olsakta, biz de beraberinde çok değişmiştik.
وكما انظر اليه اليوم .. انه يبدو كما لو انه ترنيمة عيش لقد ادركت .. ان ما كنت اقوم به لبناتي قد غيرني انا ايضاً

Şey, yaşlı biri gibi görünse bile çok düzenli ve nazik biridir.
حسنا بالرغم انه يبدو كبيرا في السن الا انه مجتهد وعطوف جدا

Hiçbir şeyin farkında olmayan bir adamın yüzüne benziyor.
فقط دقيقة انه يبدو مثل وجه رجل ليس لديه وعى

Oh, neredeyse eğlenceli birine benziyor. Ben olmalıymışım.
آه انه يبدو مرحا جدا لا بد وان السبب كان انا

İyi birine benziyor demek istedim.
فقط اردت القول انه يبدو شخصا لطيفا التقيت به اذن اليس كذلك نعم

Bu çok ileri bir araca benziyor doktor.
انه يبدو متطوّر جدا اجزاء من الآلات هل لديك منهم نعم، لدي منهم

Safra nöbetine benziyor. Çok fazla morfin alınmasının sonucu.
انه يبدو مثل المغص المرارى,انه ينتج عن تناول كمية كبيرة من المورفين

Yani küresel ölçekte, bu şekide gözüküyor.
حتى على الصعيد العالمي ، انه يبدو مثل هذا.

Tamam mı? Fakat, bilirsiniz, o oldukça iyi gözüküyor, ama...
صحيح؟ لكن, أنت تعرف, انه يبدو أكثر وسامه, لكن ...

Tamam. Oh, Evet. Ross kızdan ayrılıyor gibi gözüküyor.
صحيح, أوه ياه انه يبدو ان روس سينفصل عنها

O seslere doğru gittik. Sanki bir kokteyl gibiydi.
صوت انه يبدو ما خلال السيارة قاد كوكتيل حفلة

Demek istediğim, ona bir bak, Sanki lamba satmak için doğmuş.
انا اعني، انظروا اليه، انه يبدو كمن ولد لكي يعمل مع المصابيح.

Kilidi açıyorum. Elektromanyetik gibi görünüyor.
أنا احاول مع القفل,انه يبدو كهرومغناطيسى

Bu üstüne alma tavrı nereden geliyor bilmiyorum. Bu sahiplenici gibi görünüyor.
انا لااعلم ما سبب هذا الموقف انه يبدو غيورا

Delice geldiğini biliyorum, ama bunların beni koruyabilecek tek şey olduğunu düşünüyorum.
انا اعلم انه يبدو جنون ولاكني اشعر بأنه الشئ الوحيد الذي يحميني

Böyle olunca balık denizden atlıyor gibi duruyor.
اترى , انه يبدو الآن كسمكة تقفز من الماء

O kesinlikle bir kılıçla başa çıkabilecek biri gibi gözüküyor.
انه يبدو بالتأكيد مثل الرجل الذي يعرف كيفية التعامل مع السيف

Bu hayatının yarısı demek. 50 yaşında göründüğünü biliyorum, ama bütün gün güneşin altında olmak cildini bu hale getirir.
ذلك نصف عمره أعني أعرف انه يبدو في الخمسين ولكن ذلك ماتفعله الشمس طوال النهار في بشرتك