"انه يحب" - Translation from Arabic to Turkish

    • seviyor
        
    • çok sever
        
    • hoşlanıyor
        
    • bayılır
        
    • hoşlanır
        
    • aşık olduğunu
        
    • sever o
        
    Bisiklet pompası gibi sömürenleri seviyor, anlarsın ya. Open Subtitles اتعرفى انه يحب ذاك الواحده التى تشبه الذى يشرب على دراجه كالمضخه
    Ama bildiğim epeyden beridir ilk defa oynamayı artık yine seviyor. Open Subtitles لكني اعرف انه يحب اللعب مرة اخرى لاول مرة منذ وقت طويل
    Bedava şeyleri çok sever o yüzden Vegas'ta gittiğimiz her otelden ona kibrit kutusu getirdim. Open Subtitles انه يحب الاشياء المجانيه لذا جلبت له كتيبات من كل فندق ذهبنا اليه في لاس فيغاس
    Uçan okları ne kadar severse sevsin sağlam olan yayları daha çok sever. Open Subtitles حتى يحب السهم الذي يطير و هكذا , كما انه يحب القوس الذي هو مستقر
    Benim konuşmamdan hoşlanıyor, ben de onunkinden. İyi olacağını biliyordum. Open Subtitles انه يحب طريقة حديثي وانا احب طريقة حديثه
    Börülceli pilava bayılır. Tam yöresel bir yemek oldu. Open Subtitles انه يحب جون القافز لقد حظينا بطعام ريفى حقيقى
    Benim vermemden hoşlanır. Open Subtitles نعم، كنت تعرف ما، وقال انه يحب ذلك عندما أعطي له.
    Adam'a kızgın değilim ama eğer olsaydım, muhtemelen hilekâr olduğu ve başka birine aşık olduğunu bana söylemediği için olurdum ki o aşamaya geçtiniz mi bilmiyorum. Open Subtitles انا لست غاضبة من ادام لكن لو انني كنت كذلك ربما يكون بسبب انه مخادع وبسبب انه لم يخبرني انه يحب فتاة اخرى
    Bu saçmalıkları yazarken kullandığı boya kalemleriyle ...nokta çizmeyi çok seviyor olmalı! Open Subtitles لا بد انه يحب وضع النقاط بالوان زاهيه عندما يشرع بكتابة هذا الهراء
    - Frank onu çok seviyor. Konuşma tarzını çok seviyor. Open Subtitles " فرانك " مغرم به بجنون انه يحب طريقة كلامه
    - Arkasında bir sürü ceset bırakmayı seviyor. - İzini burada mı kaybettin? Open Subtitles يبدو انه يحب ترك الكثير من الاجسام الميته وهل فقدت تتبعه؟
    Oh! Müziği seviyor. Sadece kemanı tercih ediyor. Open Subtitles انه يحب الموسيقى غير انه يفضل العزف على الكمان
    Uyuyormuş numarası yapmayı seviyor. Anlaması zor. Allen'in sigaraları gibi kokuyor. Open Subtitles نعم انه يحب التظاهر بالنوم انها مثل رائحه سجائر الان
    Kurbanlarıyla konuşup onları öldüreceğini söylemeyi seviyor. Open Subtitles انه يحب ان يتفاعل مع ضحاياه ليقول لهم انه سوف يقتلهم قبل ان يفعل
    Arabalar ve tırlar oyununu çok sever. Her oyun iş görür. Open Subtitles اوه, انه يحب السيارات و الشاحنات اي لعبه ستفي بالغرض
    - Avustralya'yı çok sever o. - Düşündüğü şeyin zıttını söyler. Open Subtitles انه يحب استراليا ولكنه يقول عكس ذلك
    Kızlardan hoşlanıyor, bu da bir gelişme sayılır. Open Subtitles جيد , انه يحب الفتيات,هذا شيء جيد لقد فاجأتني
    Durumu çok hötü değil. Aksi yaşlı adam rolünü oynamaktan hoşlanıyor. Open Subtitles انه ليس بهذا السوء, انه يحب ان يلعب روتين الرجل العجوز الوهمى
    Vincent mıdır Finn midir her kimse, bence benden hoşlanıyor. Open Subtitles فينسنت فين، كائنا من كان، اعتقد انه يحب لي.
    Börülceli pilava bayılır. Tam yöresel bir yemek oldu. Open Subtitles انه يحب جون القافز لقد حظينا بطعام ريفى حقيقى
    Şey, kızlardan gerçekten hoşlanır ama çok fazla kız arkadaşı yok. Open Subtitles حسنا انه يحب البنات, لكنه لا يعرفالكثير
    Charlie az önce bana Tonya'ya aşık olduğunu söyledi. Open Subtitles تشارلي لتوه أخبرني انه يحب تونيــا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more