"انوي" - Translation from Arabic to Turkish

    • niyetim
        
    • niyetindeyim
        
    • niyetinde
        
    • istiyordum
        
    • amaçlıyorum
        
    • istememiştim
        
    • niyetliyim
        
    • planlamadım
        
    Bunu tartışma niyetim yok, çünkü siz onu görmekten vaz geçeceksiniz. Open Subtitles انا لم اناقش الامر معها ولا انوي ذلك لأنك ستتوقف عن مقابلتها
    niyetim bir şeye cevap vermek değil. Open Subtitles سيد إدينجتون أنا لا انوي الإجابة على أي شيء
    Hayatını bana göre değil, kendi keyfine göre ayarlıyor. Böyle yaşamaya niyetim yok. Open Subtitles انه قد رتب حياته لراحته هو وليس أنا انا لا انوي ان اعيش هكذا
    Onu yakalayınca, ben de bunu sormak niyetindeyim. Open Subtitles عندما نمسكه ، انوي ان اسألهُ ذلكَ السؤال بالفعل
    Bütün gece uyuma niyetinde değilim. Open Subtitles لم اكن انوي النوم الليل كله انا فقط توقفت
    Şansın varmış Jason. Seni öldürmeyi çok istiyordum. Open Subtitles انت رجل محضوض ياجيسون كنت انوي قتلك اشنع قتلة
    Ben de başkan seçilecek olursam bunu yapmayı amaçlıyorum. Open Subtitles وهذا ما انوي القيام به اذا انتخبت للرئاسة
    Ağlarken görmek istememiştim. Open Subtitles كنت... ... لم اكن انوي مشاهدتها وهي تبكي.
    İncil, bir erkeğin ağabeyinin dul eşinin ihtiyaçlarını karşılaması gerektiğini söyler ve ben de böyle yapmaya niyetliyim. Open Subtitles وأيضاهناكالانجيل.. في الانجيل ، ذكر ان الرجل يجب ان يعتني بأرملة شقيقه ، وأنا انوي فعل هذا.
    Tamam, ama asla seni öldürmeyi planlamadım. Open Subtitles حسنا، لكني لم انوي قتلك ابدا
    niyetim sizi hapse attırmaktı ve bunu yapabilecek biriyim. Open Subtitles انا كنت انوي ادخالك السجن وانا الوحيد الذي يمكنه ذلك
    Hayat boyu bunu yapmaya niyetim yok. Open Subtitles انا لا انوي الجلوس وفعل هذا لبقية حياتي.
    Bu insanlara gereğinden fazla hakarete niyetim yok. Open Subtitles لأنني لا انوي إهانة هؤلاء الناس واهم من ذلك
    Savaş hala geliyor Charles ve benimde savaşmaya niyetim var. Open Subtitles , الحرب مازالت قادمة تشارلز وانا انوي الاشتراك بها
    Ona Bayan Fairfax'i Bayan Knightley yapmak gibi bir niyetim olmadığını söyledim. Open Subtitles اخبرته انني لا انوي جعل الآنسه فايرفكس السيدة نايتلي
    Ben de sana söz veriyorum ki, niyetim de o değil zaten. Villa'nın nerede olduğunu bilmiyorum sadece. Open Subtitles ليس هذا ما انوي فعله، أنا لا أعرف مكان الملجأ
    -...ama onu bulmak niyetindeyim. Open Subtitles لكن أنا متأكد تماماً انوي إكتشاف ذلك انظرا نحن فقط نريد
    Bence öyle değil. Bana ait olan yerde suyu boşaltarak arazimi kurutmak niyetindeyim. Open Subtitles حسناً , لم أحوزها كأراضي انا انوي تجفيفها لعمل مضخّات للحقول
    Bir süreliğine birlikte geçireceğimiz son Noel olacaksa çok iyi geçmesini sağlamak niyetindeyim. Open Subtitles لو سيكون هذا آخر عيد ميلاد هنا لفترة فأنا انوي جعله جميلاً.
    Peki, bu çiçeği mağdurları için, ben Crags dışarı bulmak için bize niyetinde şeydir. Open Subtitles حسنا , لضحايا هذا الجدري هذا بالضبط ما انوي اكتشافه من هذه الانقاض
    Bunu sizinle konuşmak istiyordum. Open Subtitles آه عيد ميلادي , أتعلم كنت انوي أن أتحدث إليك
    Ben de başkan seçilecek olursam bunu yapmayı amaçlıyorum. Open Subtitles وهذا ما انوي القيام به اذا انتخبت للرئاسة
    Hiçbir zaman genetikçi olmak istememiştim. Open Subtitles لم اكن انوي ابداً ان اصبح عالم وراثة
    Bizim seviyemizden altta da değil. Onunla evlenmeye niyetliyim. Open Subtitles وليس قطعة من طبقتنا انا انوي الزواج منه
    Kalmayı planlamadım. Open Subtitles لم اكن انوي هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more