Ama ne için oynadığına karar vermen gerek. | Open Subtitles | ولكن يجب عليكِ ان تقرري الى ما الذي تلعبين من أجله |
Ama bu kostümün sana mâl olduğu şeylere değip değmeyeceğine karar vermen lazım. | Open Subtitles | ولكن عليكِ ان تقرري ما إن زيك يستحق ما سيكلفك |
Sadece ne istediğine karar vermen gerek. | Open Subtitles | عليك فقط ان تقرري ما الذي تريدينه |
Her şeye sen karar veremezsin. Nihaî söz sahibi sen değilsin. | Open Subtitles | لا يجب ان تقرري كل شيء أنت لستِ صاحبة القرار |
İyi olup olmadığımıza sen karar veremezsin. | Open Subtitles | لا يجب ان تقرري عندما نكون بخير |
Birini öldürmemeye karar vermek, onları kurtarmakla aynı şey değil. | Open Subtitles | ان تقرري ألا تقتلي أحدهم لا يعني انك انقذتي حياته |
Öncelikle, bulmayı istiyor musun, buna karar vermelisin. | Open Subtitles | ربما يجب عليم ان تقرري اذا كنتي تريدين العثور عليه اولا |
Birgitte, önceliklerin listesinde başbakan olmanın kaçıncı sırada olduğuna karar vermen gerek. | Open Subtitles | اعتقد يجب ان تقرري الان يابيرغيت... اين تضعين "رئيسة الوزراء" في... |
karar vermen gerekiyor. | Open Subtitles | وكل ما لديك هو ان تقرري |
Buna sen karar veremezsin. | Open Subtitles | ليس عليك ان تقرري ذلك |
- Hayır. Bu-- - Bunu kendi başına karar veremezsin. | Open Subtitles | كلا لا يمكنك ان تقرري لوحدك |
O zaman kimin kalbini kıracağına karar vermek zorunda kalırsın. | Open Subtitles | و عندها عليكِ ان تقرري ، فؤاد من ستحطمين؟ |
Yapman gereken bununla yaşayıp yaşayamayacağına karar vermek. | Open Subtitles | كل ما عليك هو ان تقرري اذا ما كنت ستعيشين معه ام لا |
Daha sonra ne yapacağına karar vermelisin. | Open Subtitles | يجب ان تقرري ما الخطوه التاليه |
Şirketine olacaklara sen karar vermelisin. | Open Subtitles | انها شركتك يجب ان تقرري مالذي يحدث لها |