"ان لديك" - Translation from Arabic to Turkish

    • vardır
        
    • sende olduğunu
        
    • varmış
        
    • olduğuna
        
    Eminim, bu tip işler için kullandığın, kendine özgü metodların vardır. Open Subtitles انا متاكد ان لديك الكثير من الطرق للتعامل مع هذه الاشياء
    Eminim bu tip sorunları çözmek için kendine has metodların vardır. Open Subtitles انا متاكد ان لديك الكثير من الطرق للتعامل مع هذه الاشياء
    Sanırım oralarda bir yerde... bir ehliyet vardır değil mi? Open Subtitles انا لا افترض ان لديك رخصة تسمح لكى بالمرور فى اماكن اخرى ,اليس كذلك؟
    Hayır. Ama her duyduğun hastalığın sende olduğunu düşünmen niye? Open Subtitles لا.لكن لماذا تعتقد ان لديك كل مرض تسمع عنه؟
    Mikhail'in parasının sende olduğunu biliyorum ve onu istiyorum. Open Subtitles اعرف ان لديك اموال ميخائيل, و انا اريدها
    Geri alma yetkiniz varmış. Aradığında talimat verecek. Open Subtitles انه يقول ان لديك الصلاحيات لأعادتها له و سوف يخبرك بالتفاصيل عندما يتصل بك
    Girişteki bayan ziyaretçin olduğuna bile inanamadı. Open Subtitles السيده على المنضده الاماميه لم تصدق ان لديك زائر
    - Gelişinin bir sebebi vardır. Open Subtitles ـ ان افترض ان لديك سببا اخر للقدوم هنا ـ نعم
    Eminim saatin vardır ve eminim pahalıdır. Open Subtitles انا متأكد ان لديك ساعة وليست اي ساعة بل ساعة غالية الثمن
    Hayır, senin tutmayayım. Eminim gece için planların vardır. Open Subtitles لا , لا اريد أن اعطلك أنا واثقة ان لديك خطط لهذا المساء
    Umarım, eski defterleri açmak için iyi bir sebebin vardır. Open Subtitles اتمنى ان لديك سببا جيدا بشأن نبش هذا الهراء
    Her neyse eminim daha önemli islerin vardır . Open Subtitles على اية حال، اعتقد ان لديك ماهو اكبر من ان تأتي.
    Birazcık ter atıyordum, eminim senin de kendine özgü yöntemlerin vardır. Open Subtitles لقد كنت فقط أنفس عن غضبى انا اعرف ان لديك طرقك الاخرى
    Pelerin ve eyerinin de sende olduğunu söylemeyecek misin? Open Subtitles هل ستخبره ان لديك ساعه ايضاً ..
    Ange, anahtarların sende olduğunu söyle. Open Subtitles ارجوكي ياانجي قولي ان لديك المفتاح
    Dünyanın kontrolünün sende olduğunu düşünüyorsun. Open Subtitles انت تعتقد ان لديك تلك السيطرة اللعينة
    Kuzey Kötülüğü bunun sende olduğunu biliyor mu? Open Subtitles شيطان الشمال يعرف ان لديك هذا؟
    Clary, Merkez Kupa'nın sende olduğunu öğrendi. Open Subtitles كلاري، استمعي المجلس يعرف ان لديك الكأس
    Duydum ki yeni bir çırağın varmış, İmparator. Open Subtitles لقد سمعت ان لديك مبتدئ جديد ايها الامبراطور
    Hücrede oturup arkadaşın varmış gibi davranmak için ne kadar hasta olmak lazım? Open Subtitles كم منحرفة انت حتى تجلسي في زنزانة وتدعي ان لديك صديقة؟
    Elinde işe yarar suçlamalar olduğuna ve işbirliği yapacağına emin olmak istiyorlar. Open Subtitles يريدون ان يتأكدوا ان لديك معلومات تجريمية فعّالة و ان تكون شاهد متعاون
    Elinde işe yarar suçlamalar olduğuna ve işbirliği yapacağına emin olmak istiyorlar. Open Subtitles يريدون ان يتأكدوا ان لديك معلومات تجريمية فعّالة و ان تكون شاهد متعاون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more