| Onları tekrar kucaklayabilmek için yaşadığımı fısılda, yoksa hepsiboş. | Open Subtitles | اهمس إليهم أننى أحيا فقط لأضمهم من جديد وكل شئ بعد ذلك تراب و هواء |
| Sadece onları tekrar kucaklayabilmek için yaşadığımı kulaklarına fısılda... yoksa hepsiboş. | Open Subtitles | اهمس إليهم أننى أحيا فقط لأضمهم من جديد وكل شئ بعد ذلك تراب و هواء |
| Babanın canını alırken şu sözleri fısılda: | Open Subtitles | وحينما تسلب حياة والدك اهمس بتلك الكلمات |
| fısılda bana, Gordon Paşa. | Open Subtitles | اهمس لى ، جوردون باشا |
| Bir daha muhabirin önünde aklına iyi bir fikir geldiğinde önce benim Kulağıma söyle. | Open Subtitles | في المرة القادمة عندما تراودك فكرة عبقرية أمام أي صحفي اهمس لي بها |
| Git suya fısılda. | Open Subtitles | اذهب و اهمس للمياه |
| Kulağıma fısılda. - Üzereyim. | Open Subtitles | سأخبر الجميع - اهمس به في أذني - |
| "Götüne fısılda" mı? Bu oyun berbat! | Open Subtitles | اهمس للمؤخرة"؟" هذه اللعبة سيئة |
| Hadi ama Bay Ghostface, bana fısılda. | Open Subtitles | هيا ايها صوت القاتل اهمس لي |
| - Kulağıma boş, tatlı sözler fısılda. | Open Subtitles | ... اهمس بلا شيء في أذني |
| Meltem hafifçe esiyor Kulağıma fısıldıyor | Open Subtitles | تعالي تعالي يا العشق اهمس باضني همس |
| Ortalık yerde rüya anlatılmaz. Kulağıma anlat. | Open Subtitles | الأحلام لا يجب أن تروى اهمس بأذني |